30 Aralık 2018 Pazar

Yandex trafikte EDS'lere gelmeden sesli uyaracak

Yandex Navigasyon uygulamasına hız kamerası ve EDS (Elektronik Denetleme Sistemleri) noktaları da eklendi. Uygulama, Türkiye’de 11 şehirde 500’ün üzerinde hız kamerası ve EDS noktasında sürücüleri sesli uyaracak

Teknoloji şirketi Yandex, navigasyon uygulaması Yandex Navigasyon’a Türkiye’ye özel yeni bir özellik ekledi. Trafikteki güvenlik yolculuk ekosistemine destek vermek amacıyla Türkiye'de 11 ilde 500'ün üzerinde noktada yer alan hız kameraları ve diğer EDS’leri (Elektronik Denetleme Sistemleri) Yandex’in haritasına eklendi.

Yandex Navigasyon’un bu yeni özelliği İstanbul, Konya, Gaziantep, Bolu, Çanakkale, Uşak, Bilecik, Kırıkkale, Tekirdağ, Amasya ve Çankırı’da devreye alındı. Yeni özellikle sayesinde kullanıcılar hız kameralarının ve EDS’lerin bulunduğu noktaları harita üzerinde görebiliyor.

Kullanıcılar hız kamerası noktalarına yaklaşırken, eğer belirlenen hız limitlerini aşmışlarsa Yandex tarafından “hız kamerası” ve devamında o yoldaki “hız sınırı” hakkında sesli bilgilendirme mesajlarıyla uyarılıyor. Ayrıca harita üzerinde kamera ikonları gösteriliyor.

KAMERA NOKTASINA GELMEDEN BİLDİRECEK

Kullanıcılar bu görsel ve sesli uyarılar sayesinde hızlarını kamera noktasına varmadan kontrol edebilecek. Diğer EDS noktaları da aynı şekilde Yandex Navigasyon’un haritası üzerinde yer alıyor. Kullanıcılar, navigasyonun ayarlar bölümündeki ses ve bildirimlerden EDS yol uyarılarını da açabiliyor.

Anlık trafik durumunun ve yollarda meydana gelen kaza gibi trafik olaylarının yanı sıra hız kamerası ve EDS uyarılarını da kullanıcılarıyla paylaşmaya başlayan Yandex, bu yenilikle hıza bağlı kaza riskinin azalmasını hedeflediklerini duyurdu.

7 Aralık 2018 Cuma

Otomotiv yıl bitmeden ihracat rekoru kırdı

Otomotivde ocak-kasım döneminde yüzde 12 artışla 29 milyar dolarlık ihracat yapıldı, böylece 2018'in bitmesine bir ay kala rekor geldi.

Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB) verilerine göre, kasımda yüzde 5 artışla 2 milyar 769 milyon dolar ihracat gerçekleştiren otomotiv sektörü, böylece bugüne kadarki en yüksek kasım ayı ihracatına ulaştı.

Türkiye'nin ihracat lideri sektör, bu yılın ocak-kasım döneminde ise geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 12 artışla 29,1 milyar dolar dış satıma ulaştı. Böylece 2017 yılına ait 28,5 milyar dolarlık ihracat rakamı 2018'in bitmesine bir ay kala aşılmış oldu ve yıllık bazda rekor geldi. 

Konuya ilişkin değerlendirmesinde OİB Yönetim Kurulu Başkanı Baran Çelik, "Otomotiv endüstrimizin bu yılı hedeflenen 31 milyar doların da üzerinde bir ihracat rakamı ile kapatmasını bekliyoruz. Böylece yıllık bazda üst üste 13. kez ihracat lideri olarak başarımızı taçlandıracağız" dedi.

En hızlı otobüs-minibüs ihracatı büyüdü

Kasım ayı rakamlarına ürün grupları bazında bakıldığında; otomotiv yan sanayi ihracatı yüzde 1 artarak 915 milyon dolar olurken, binek otomobil ihracatı yüzde 2 artışla 1 milyar 101 milyon dolar, eşya taşımaya mahsus motorlu taşıtlar ihracatı yüzde 5 azalışla 448 milyon dolar ve otobüs-minibüs-midibüs ihracatı yüzde 29 artışla 175 milyon dolar olarak gerçekleşti. 

En büyük pazara satışlar yüzde 9 arttı

Ülke bazında bakıldığında en büyük pazar olan Almanya'ya ihracat kasımda yüzde 9 artışla 410 milyon dolar oldu. Kasım ayında Fransa'ya ihracat yüzde 3 azalarak 256 milyon dolara gerilerken, İtalya'ya ihracat da yüzde 13 düşüşle 246 milyon dolar olarak gerçekleşti.

Yine önemli pazarlardan İspanya'ya yüzde 25, Slovenya'ya yüzde 43, Romanya'ya yüzde 35, Hollanda'ya yüzde 14 ihracat artışı yaşanırken; ABD'de yüzde 22, İsrail'de yüzde 50 ve İran'da yüzde 88 düşüş kaydedildi.


Otomobil Oscarı’nda geri sayım

Otomotiv dünyasının en prestijli ödülü Avrupa'da Yılın Otomobili-2019 yarışmasında (Car of the Year) ilk aşama tamamlandı. Türkiye dahil 23 Avrupa ülkesinden 60 otomobil gazetecisi, 38 aday arasından 7 finalisti belirledi

Otomobil Oscarı olmak için yarışacak 7 finalist arasında; Alpine A110, Citroen C5 Aircross, Ford Focus, Jaguar I-Pace, Kia Ceed, Mercedes-Benz A, Peugeot 508 bulunuyor. '2019 Yılın Otomobili' jüri üyelerinin oylamaları sonucunda şubat sonunda belirlenecek. Seçilen otomobil 4 Mart 2019 tarihinde Cenevre Otomobil Fuarı'nda açıklanacak.

İLK KEZ SEÇİLDİ
2018'de düzenlenen yarışmada Volvo V40 modeli 'Yılın Otomobili' seçilmişti. Volvo V40, jüri üyelerinden toplam 352 puan almıştı. Böylece İsveçli marka Volvo, 54 yıldır düzenlenen yarışmada ilk kez 'Yılın Otomobili' ödülünü kazandı.

Bugüne kadar en çok 'Yılın Otomobili' seçilen marka Fiat oldu. İtalyan marka bu ödülü toplam dokuz kez kazandı. Renault altı, Peugeot, Opel ve Ford beş, Volkswagen dört, Citroen üç kez kazandı.

'Yılın Otomobili' seçimlerinde Avrupalı markaların hakimiyeti görülüyor. 1964'den bu yana sadece iki Japon marka ödüle adını yazdırabildi. Toyota iki kez, Nissan ise bir kez 'Yılın Otomobili' seçildi.

Benzinli otomobiller yerini dizele bıraktı

Son yıllarda benzinli otomobillere talep giderek azalırken, sürücülerin yeni gözdesi dizel otomobiller oldu

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, ekim sonu itibarıyla trafiğe kayıtlı 12 milyon 373 bin 601 otomobilin yüzde 38'i LPG, yüzde 36,6'sı dizel, yüzde 25'i benzin yakıtlı, yüzde 0,4'ü yakıt türü bilinmeyenler olarak kayıtlara geçti.

Benzinli otomobillerin toplam içindeki payı, 2009'da yüzde 47,6 seviyesinde bulunurken, bu oran hızla düşerek ekim ayı itibarıyla yüzde 25'e indi. Böylece trafikteki benzinli araç sayısı 3,3 milyondan 3 milyona geriledi.

LPG'li araçlarda 2013'e kadar devam eden artış eğilimi de bu yıl itibarıyla yön değiştirdi. Trafiğe kayıtlı LPG'li otomobillerin 2009'da yüzde 35,6 olarak belirlenen ve 2013'te yüzde 41,5'e kadar yükselen payı, ekim ayı itibarıyla yüzde 38'e kadar geriledi. LPG'li araç sayısı 2009'da 2,5 milyon, ekimde ise 4,7 milyon olarak hesaplandı.

Tüketicilerin benzinli ve LPG'li otomobil tercihindeki gerilemeye karşın, dizel araçların sayısı ve oranındaki artış dikkati çekti.

Söz konusu dönemde benzinli araç kullananların özellikle dizel araçlara yönelmesiyle bu gruptaki araçların payının yüzde 15,7'den yüzde 36,6'ya çıktığı görüldü. Dizel araç sayısı ise 1,1 milyondan 4,5 milyona yükseldi.

Benzinli otomobilleri sayı bakımından geride bırakan dizel otomobiller ile LPG'li otomobiller arasındaki fark da kapanmaya başladı.

Sakarya otomotivde ihracat rekoru kırdı

Türkiye'nin otomotiv ihracatında önemli yere sahip olan Sakarya'da, yılın 10 aylık döneminde üretilen yaklaşık 246 bin aracın yüzde 84'üne denk gelen 208 bin 21'i yurt dışına gönderildi

Türkiye'nin otomotiv ihracatında önemli yere sahip olan Sakarya'da, yılın 10 aylık döneminde üretilen yaklaşık 246 bin aracın yüzde 84'üne denk gelen 208 bin 21'i ihraç edildi.

İstanbul, Kocaeli, Bursa, İzmir, Ankara ve Gaziantep'ten sonra 4 milyar 621 milyon dolarla ihracat sıralamasında 7'nci sırada bulunan Sakarya, otomotiv endüstrisi, demir ve demir dışı metaller, iklimlendirme sanayi, kimyevi maddeler ve mamulleri, elektrik, elektronik, çelik ve çimento endüstrisiyle sektörün adet bazındaki üretim ve ihracat rakamlarına katkı sağladı.

Kent, yılın 10 aylık döneminde taşıt araçları ihracatındaki payını geçen yıla oranla yüzde 5 artırırken, üretilen her 5 araçtan 4'ü yurt dışına gönderildi.

Otomotiv Sanayii Derneği (OSD) verilerine göre, yılın 10 aylık döneminde kentte en çok ihracat 4 milyar 303 milyon dolarla otomotiv endüstrisinde gerçekleştirildi.

Günde 807 araç üretildi

Toyota, Otokar ve Türk Traktör gibi üreticilerin yer aldığı Sakarya'da 212 bin 673 otomobil, 304 küçük kamyon, 44 kamyonet, 362 otobüs, bin 77 midibüs, 31 bin 135 traktör olmak üzere toplam 245 bin 595 taşıt aracı üretildi. Buna göre, söz konusu dönemde Türkiye'deki toplam araçı üretiminin yüzde 18,4'ünü karşılayan kent, günde 807 araçla üretime önemli oranda katkı sağladı.

Sakarya, geçen yıla kıyasla araç ihracatındaki payını da artırdı. Kentteki firmalar tarafından geçen yıl üretilen 271 bin 619 aracın yüzde 79'una denk gelen 214 bin 655'i ihraç edilirken, bu yıl üretilen yaklaşık 246 bin aracın yüzde 84'üne denk gelen 208 bin 21'i yurt dışına gönderildi.

Sakarya'da üretilip yurt dışına gönderilen araçların Türkiye genel ihracatındaki payı da son 2 yılda yüzde 19 olarak gerçekleşti.

Toyota, kentteki firmalar arasında üretim ve ihracatta liderliğini sürdürürken, Türk Traktör ikinci, Otokar ise üçüncü sırada yer aldı.

Türk Traktör'ün ihracatında artış

Kentteki 3 firmanın ocak-ekim dönemindeki toplam üretim performansı, geçen yılın aynı dönemine göre 245 bin 595'le yüzde 9, ihraç edilen taşıt adedi de 208 bin 21 ile yüzde 3 geriledi.

Yılın 10 aylık periyodundaki üretim hacmi 2017'nin aynı dönemine göre yüzde 21 düşüşle 31 bin 135'e gerileyen Türk Traktör'ün, 2017'nin ocak-ekim döneminde 10 bin 297 olan ihracatı yüzde 13'lük artışla 11 bin 788'e yükseldi.

Ülkenin önde gelen otomotiv firmalarından Toyota, 10 aylık dönemde Arifiye'deki fabrikasında 212 bin 673 otomobil üretirken, Otokar 304 küçük kamyon, 44 kamyonet, 362 otobüs, bin 77 midibüsü banttan indirdi.

Arifiye ilçesinde kurulu fabrikasında binek tipinde Corolla ve Toyota C-HR modellerini üreten Toyota, üretimin yaklaşık yüzde 92'sine denk gelen 195 bin 679 aracı ihraç etti.

"İhracatta daha fazla artış yakın gelecekte mümkün"

Sakarya Ticaret ve Sanayi Odası (SATSO) Yönetim Kurulu Başkanı Akgün Altuğ, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kentin otomotiv geçmişinin 100 yıl öncesine dayandığını söyledi.

Türkiye'nin önemli otomotiv firmalarına ev sahipliği yapan Sakarya'nın, geçmişten gelen gücü, kıymetli iş gücü, coğrafi konumu, liman ve demir yolu yatırımları, altyapısı ve teknoloji birikimiyle otomotiv sektöründe önemli bir cazibe merkezi konumunda olduğunu vurgulayan Altuğ, şunları kaydetti:

"Bu konuda emeği geçen her çalışanın alın teri, çok değerli bizim için. Kentin Türkiye otomotiv sanayi üretimindeki payını artırmaya yönelik rol üstlenen Sakarya Ticaret ve Sanayi Odası, Sakarya'nın otomotiv sanayisinde var olan dağınık gücünün yeni planlamalar ve iş birlikleriyle daha güçlü noktaya taşınmasına yönelik çalışmalarını sürdürüyor. Yeni yatırımlarla ihracatta daha fazla artış yakın gelecekte mümkün. Sadece otomobil değil, diğer ihracat kalemlerinde de artış hedefliyoruz. Odamızda bununla ilgili önemli çalışmalar var."

Türk otomotiv sektörü 'milyar dolarlık pazar' sayısını artırdı

İç pazarı daralırken, ihracatta yıl bitmeden tüm zamanların rekorunu kıran Türk otomotiv sektörü, 11 ayda 1 milyar dolar ve üzerinde dış satım gerçekleştirdiği ülke sayısını 8'e çıkardı

Türk otomotiv sektörü, Almanya, İtalya, Fransa, İngiltere, İspanya Belçika, Slovenya ve Polonya'ya 1 milyar 35 milyon dolar ila 4 milyar 413 milyon dolar arasında değişen ihracatlar gerçekleştirdi.

ABD pazarı, geçen yılın aynı döneminin aksine, 1 milyar dolar ve üzerinde ihracat yapılan pazarlar arasına giremezken, Slovenya ve Polonya ilk kez bu seviyeyi aştı.

AA muhabirinin Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB) ve Türkiye İhracatçılar Meclisinin (TİM)kayıtlarından derlediği bilgilere göre, Türk otomotiv sektörü, ocak-kasım döneminde gelişmiş Batı ülkeleri başta olmak üzere 5 kıtada 182 ülke ve özerk bölgeyle 12 serbest bölgeye ihracat gerçekleştirdi.

Bu yılın 11 ayında, 29 milyar 97 milyon 657 bin dolarlık ihracata ulaşan sektör, yılın bitmesine bir ay kala bu rakam ile geçen yıla ait 28,5 milyar dolarlık ihracat rekorunu geride bıraktı.

Ocak-kasım döneminde, toplam otomotiv ihracatının 22 milyar 791 milyon 120 bin dolarlık bölümü, Türkiye'nin en büyük ticari partnerleri konumundaki AB ülkelerine yapıldı. Bu miktar, toplam otomotiv ihracatının yüzde 78,32'sini oluşturdu.

Türkiye'nin genel otomotiv ihracatı, 11 ayda yüzde 11,74 artarken, AB pazarındaki artış oranı yüzde 13,13'ü buldu.

Milyar dolarlık pazarlar

Ocak-kasım döneminde AB üyesi 8 ülke, 1 milyar dolar ve üzerindeki otomotiv ihracatı yapılan pazarlar olarak dikkati çekti. Bu ülkelere, sektörün toplam ihracatının yüzde 62,73'ü (18 milyar 253 milyon 838 bin dolar) gerçekleştirildi.

Yılın 11 ayında, yüzde 9,57'lik artışla 4 milyar 413 milyon 891 bin dolar ihracat yapılan Almanya, pazardaki açık ara liderliğini sürdürdü.

Bu ülkeyi yüzde 7,41 artış ve 3 milyar 82 milyon 755 bin dolar ihracat ile İtalya, yüzde 11,01 yükseliş ve 2 milyar 960 milyon 509 bin dolar ile Fransa, yüzde 6,32 artış ve 2 milyar 688 milyon 440 bin dolarla İngiltere, yüzde 10,51 yükseliş ve 1 milyar 661 milyon 811 bin dolarla İspanya, yüzde 19,81 artış ve 1 milyar 314 milyon 740 bin dolarla Belçika takip etti.

Slovenya ve Polonya ise bu yıl ilk kez 1 milyar doların üzerinde ihracat yapılan ülkeler arasına katıldı. 11 aylık dönemde Slovenya'ya yüzde 33,52 artışla 1 milyar 96 milyon 194 bin, Polonya'ya yüzde 23,99 artışla 1 milyar 35 milyon 498 bin dolar ihracat yapıldı.

İhracat yapılan ilk 10 ülke arasındaki ABD'ye ise yüzde 23'lük düşüşle 996 milyon 632 bin dolar dış satım gerçekleştirildi. ABD'ye geçen senenin 11 aylık döneminde ise 1 milyar 294 milyon 328 bin dolar ihracat gerçekleştirilmişti.

"Yıl sonunda ülke sayısı 9 olacaktır"

Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB) Yönetim Kurulu Başkanı Baran Çelik, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 2017 yılının tamamında 1 milyar dolar ve üzerinde ihracat yapılan ülke sayısının 7 olduğunu hatırlattı.

Bu ülkelerin sırasıyla Almanya, Fransa, İtalya, İngiltere, İspanya, ABD ve Belçika'dan oluştuğunu aktaran Çelik, şöyle konuştu:

"2017 yılında Polonya ve Slovenya'ya 900 milyon doların üzerinde ihracat gerçekleştirilmişti ve bu ülkeler geçen yıl 1 milyar dolar sınırındaydılar. Bu yıl Polonya ve Slovenya'ya yüksek oranlı ihracat artışları ilk 11 ayda bir milyar dolar ve üzerinde ihracat yapılan ülke sayısını 8'e yükseltti. Ocak-Kasım 2018 döneminde Polonya'ya yönelik yan sanayi ihracatımız yüzde 24, çekiciler ihracatımız yüzde 246 artmış, aynı dönemde Slovenya'ya yönelik eşya taşımaya mahsus motorlu taşıtlar ihracatımız yüzde 32, binek otomobiller ihracatımız yüzde 42 artmıştır."

Çelik, bu yıl ilk 11 ay itibarıyla liste dışı gözüken ABD'ye yönelik binek otomobiller ihracatının yüzde 60 gerilemesinin, bu ülkeye yönelik toplam otomotiv ihracatına da düşüş olarak yansıdığını vurgulayarak, şunları kaydetti:

"Ancak ABD'ye yönelik otomotiv ihracatımız 11 ayda 997 milyon dolara ulaşmış durumdadır, yani yıl yine 1 milyar doların üzerinde bir ihracat rakamıyla kapatılacaktır. Böylece yıl sonunda otomotiv ihracatında bir milyar dolar ve üzerinde ihracat yapılan ülke sayısı 9 olacaktır. Hollanda ve Romanya da bu yıl bir milyar dolar sınırına yaklaşacak ülkelerdir. Dolayısıyla 2019 yılında 11 ülke bu listede yer alma potansiyeli taşıyacaktır."

En fazla ihracat yapılan 10 ülke

Türk otomotiv endüstrisinin, 2018'in ocak-kasım döneminde en fazla ihracat yaptığı ilk 10 ülke ve değişim oranları şöyle:



Karbondioksit emisyonu rekor seviyeye ilerliyor

Küresel otomobil pazarının giderek büyümesi ve kömür kullanımının da etkisiyle 2018'de karbondioksit emisyonunun tüm zamanların en yüksek seviyelerine ulaşması bekleniyor

Küresel Karbon Projesi'nin (GCP) raporuna göre, yollardaki araç sayısının ve kömür kullanımının artmasıyla küresel karbondioksit emisyonunun büyük ölçüde arttığı ve 2018'de rekor seviyelere ulaşacağı öngörülüyor.

Dünya İklim Araştırma Programı'nın (WCRP) araştırma ortağı GCP'nin raporunda, 2018 yılında fosil yakıt ve sanayi kaynaklı karbondioksit emisyonunun yüzde 2,7 artacağının tahmin edildiği kaydedildi.

Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Konferansı, Polonya'nın Katowice kentinde, yaklaşık 200 ülkeden temsilcinin katılımıyla devam ederken yayımlanan raporda, 2017'de küresel emisyonda Çin'in yüzde 27, ABD'nin yüzde 15, AB ülkelerinin yüzde 10, Hindistan'ın yüzde 7 payı olduğu belirtildi.

AB ÜLKELERİNDE YÜZDE 0,7 AZALACAĞI TAHMİN EDİLİYOR

Rapora göre, 2018'de emisyonların Çin'de yüzde 4,7, Hindistan'da yüzde 6,3 ve ABD'de yüzde 2,5 artacağı ve AB ülkelerinde yüzde 0,7 azalacağı tahmin ediliyor.

Çin'in emisyonları, ülkenin toplam enerji tüketiminin yaklaşık yüzde 60'ına ve sera gazı emisyonlarına bağlı iklim değişikliğinin yüzde 40'ına tekabül eden kömür kullanımındaki artışla yükseldi.

Raporda, ABD'deki emisyon artışının kısmen hava koşullarına bağlı olduğu, buna karşılık Hindistan’ın emisyonlarının sanayinin gelişmesiyle güçlü bir şekilde artmaya devam ettiği belirtildi.

Dünya genelinde toplam karbondioksit emisyonları geçen yıl önceki yıla göre yüzde 1,6 artarak 33 milyar 444 milyon tona yükselmişti.

Geçen yıl dünyada en fazla karbondioksit emisyonuna sahip ülkeler sırasıyla Çin, ABD ve Hindistan olarak kayıtlara geçmişti. Söz konusu dönemde Çin'de karbondioksit emisyon miktarı yüzde 1,6 artarak 9 milyar 232 milyon ton olmuştu.

ABD ise emisyon miktarını yüzde 0,5 azaltmasına rağmen, Çin'in ardından 5 milyar 870 bin tonla dünya genelinde en fazla karbon salımının yapıldığı ikinci ülke olmuştu. ABD'yi, 2 milyar 334 milyon karbondioksit emisyonu üreten Hindistan izlemişti.

Yan sanayicisinin yeni adresi Doğu Avrupa

Otomotiv yan sanayicisinin yeni yatırım adresi Doğu Avrupa oldu. Bursa ve Kocaeli merkezli çok sayıda otomotiv yan sanayi üreticisi başta Romanya olmak üzere Doğu Avrupa ülkelerine yatırım yaptı

Avrupalı otomotiv devleri Doğu Avrupa'daki yatırımlarını  artırınca, Türk otomotiv tedarikçileri ve yan sanayiciler de bölgede birer birer yatırım yapmaya başladı.
Dünya'dan Esra Özarfat'ın haberine göre, Renault, Ford gibi büyük ana sanayilerle çalışan çok sayıda Türk firması Polonya, Macaristan, Romanya ve Bulgaristan gibi ülkelere giderek ana sanayilerin 
yakınlarında konuşlandı.

Türk firmaları rekabetçi yapıları ile Doğu Avrupa'da tutundular. Öte yandan Avrupalı üreticiler son yıllarda AB içinden alım yapmaya yönelirken, müşterilerini kaybetmek istemeyen 
Türk otomotiv tedarikçileri bu yolla sorunu aştılar.

Türk otomotiv yan sanayi üreticileri Doğu Avrupa'da üretim yapmayı Avrupa pazarına nüfuz etmek için bir basamak olarak da değerlendiriyor. Bu durum otomotiv endüstrisinin Doğu Avrupa'ya yaptığı ihracatta da dikkat çekiyor. Ülkeler arasında en çok tercih edilen ise Romanya.


Bakan Varank, yerli elektrikli otobüsün direksiyonunda

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, yeni nesil toplu ulaşım araçlarıyla Türkiye'de ve dünyada adını duyuran Bozankaya AŞ tarafından üretilen elektrikli otobüsle test sürüşü yaptı.

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, elektrikli ticari araçlar ve raylı sistemler üretimine yönelik faaliyet gösteren Bozankaya AŞ'nin Ankara Sanayi Odası 1. Organize Sanayi Bölgesi'ndeki (ASO 1. OSB) üretim merkezini ziyaret etti. Varank'a, ziyaretinde Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Hasan Büyükdede ile AK Parti Merkez Karar ve Yönetim Kurulu Üyesi ve İstanbul Milletvekili Mustafa Ataş eşlik etti. 

Bozankaya AŞ'nin ürettiği araçlar ve raylı sistemlere ilişkin bilgi alan Varank, firma tarafından üretilen elektrikli otobüs Sileo ile test sürüşü gerçekleştirdi.

Varank, fabrikadaki incelemelerinin ardından yaptığı açıklamada, Bozankaya AŞ'nin Türkiye'nin gurur duyduğu firmalardan biri olduğunu söyledi.

Şirketin TÜBİTAK ile Ar-Ge projeleri yaptığını belirten Varank, Bozankaya'nın ürettiği otobüs ve metro setlerinin çoğunu ihraç ettiğini bildirdi.

Varank, firmanın başarısındaki en önemli faktörlerden birinin Ar-Ge olduğuna dikkati çekerek, şöyle devam etti:

"Ar-Ge sayesinde ürünlerini geliştirip katma değerli hale getirerek hem Türkiye'de hem de yurt dışında satıyorlar. Bu otobüsler yüzde 70'e varan oranda yerli. Sadece pillerin hücrelerini alıyorlar, pil yönetimi sistemlerini ve diğer unsurları tamamen yerli üretiyorlar. Eğer Ar-Ge'ye yatırım yaparsanız katma değerli ürünler üretebiliyorsunuz, Bozankaya da bunun en güzel örneklerinden biri."

Varank, üniversitelerine ulaşımda zorluk çeken Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi öğrencileri için Bozankaya AŞ yöneticilerinden elektrikli otobüs talebinde de bulundu.

Sessiz ve çevre dostu otobüsler

Bozankaya AŞ tarafından tasarlanan ve üretilen çevre dostu, sessiz, verimli ve sıfır emisyon özellikleriyle ön plana çıkan yeni nesil Sileo elektrikli otobüsler, yüzde 100 elektrikli 10, 12, 18 ve 25 metre uzunluğunda modellere sahip.

Söz konusu otobüsler 4 saatlik tek şarjla 300 kilometreye kadar mesafe kat edebilirken, sahip olduğu rejeneratif enerjiyle de (geri kazanılmış) fren enerjisini elektrik enerjisine dönüştürüp aracın bataryasını dinamik olarak şarj edebiliyor. Kilometrede 0,8 kilovat saat enerji harcayan otobüsler, dizel otobüslere kıyasla yüzde 80 daha uygun maliyetli ulaşım imkanı sağlıyor. Söz konusu aracın yolcu taşıma kapasitesi ise farklı uzunluklara göre 75 kişiden 232 kişiye kadar çıkabiliyor.

Bozankaya AŞ, elektrikli otobüsleriyle bugüne kadar Türkiye'de yapılmış 8 elektrikli otobüs ihalesini kazandı. Almanya ve Lüksemburg'a ihraç edilen otobüslerin Avrupa'daki diğer ülkelere ve Güney Amerika'ya satışı hedefleniyor. 

Bangkok metrosunda Türk imzası

Öte yandan şirketin son 5 yılda hepsi ticarileşen 29 farklı projesine yaklaşık 156 milyon lira Ar-Ge yatırımı yapıldı. Ankara'da kurulan 100 bin metrekareyi aşan raylı sistemler üretim tesisinde de yatırım tutarı 50 milyon avroyu geçti.

Ar-Ge alanındaki üstünlüğü Bozankaya AŞ'ye her biri ilk yerli tasarım ve üretim olan yüzde 100 elektrikli otobüsün yanı sıra yüzde 100 alçak tabanlı tramvay ve "Trambus" olarak adlandırılan modern troleybüs sistemi gibi yolcu ve çevre dostu, sıfır emisyonlu ürünleri yüzde 60'ları aşan yerlilik oranıyla yurt içi ve yurt dışına satma başarısı sağladı.

Bozankaya, bu yılın haziran ayında Türkiye'nin ilk metro ihracatını da gerçekleştirdi. Şirket tarafından üretilen metro trenleri Tayland'ın başkenti Bangkok'a ihraç edildi. Araçlar yakın zamanda Bangkok trafiğini rahatlatmak üzere hizmete girecek. Şirketin Siemens Mobility ile kurduğu konsorsiyumla yüklenici olduğu Bangkok Metro Projesi'ndeki 22 tren, Ankara'daki Bozankaya fabrikasında üretiliyor.

Araç içi kamera sistemi üreten şirket Türkiye pazarına girdi

Ürünleri dünyanın 56 ülkesinde satılan Tayvanlı teknoloji firması Mio, Türkiye pazarına girdi. Araç içi kamera ve navigasyon sistemleri üreten şirket, bisiklet navigasyon cihazları da alanında da faaliyet gösteriyor.

Araç içi kamera ve navigasyon sistemleri üreten teknoloji markası Mio, Türkiye pazarına giriş yaptı. Araç içi kamera ve navigasyon sistemlerinin yanı sıra bisiklet navigasyon cihazları da üretiyor.

2002 yılında kurulan Tayvan'lı markanın ürünleri dünyada 56 ülkede satılıyor. Markanın Türkiye Ülke Müdürü Korkut Ekeş getirilirken, distribütör olarak da Arena Bilgisayar seçildi.

Merkezi Tayvan’da, Avrupa Merkezi ise Londra’da bulunan Mio'nun geliştirdiği araç içi kamere sistemlerinin, sürüş esnasında yaşanan trafik kazaları, araç park halindeyken oluşan hırsızlık, kaza ve saldırı gibi durumlarda kayıt alarak güvenliğe katkı sağlaması hedefleniyor.

Tayvanlı şirketin ürettiği kamera sistemlerinin GPS entegrasyonunun da bulunduğu bilgisi verildi.

(Habertürk)

1 Aralık 2018 Cumartesi

Yerli otomobil Erdoğan'a sunuldu! Tam not aldı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yerli otomobilde gelinen son nokta hakkında bilgi aldı. Önceki gün gerçekleştirilen İslam İşbirliği Teşkilatı Ekonomik ve Ticari İşbirliği Daimi Komitesi (İSEDAK) toplantısının ardından Erdoğan ile bir araya gelen projenin ortaklarından TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ve Ortak Girişim Grubu (OGG) CEO'su Mehmet Gürcan Karakaş bir sunum gerçekleştirdi.

PROTOTİP 2019'DA HAZIR

Yeni Şafak'tan Şuayip Alabay'ın haberine göre, Hisarcıklıoğlu ve Karakaş'tan bilgi alan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın projeye dair beğenisini dile getirdiği öğrenildi. Türkiye'nin Otomobili Projesi'nde, prototipin 2019'da kamuoyu ile paylaşılması ve 2021'in sonunda seri üretime geçilmesi hedefleniyor. Buna göre, Türkiye'nin Otomobili Projesi'ni üstlenen Ortak Girişim Grubu, uzun soluklu bir yatırım planlaması yaptı. Grubun, üç fazdan oluşan yaklaşık 15 yıllık bir yatırım planı bulunuyor.

ERDOĞAN'IN TAKDİRİNİ KAZANDI

Cumhurbaşkanlığı'nın desteğiyle 2 Kasım 2017 tarihinde imzalanan protokol ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ve TOBB koordinasyonunda Anadolu, BMC, Kıraça, Turkcell ve Zorlu olarak güçlerini birleştirip Türkiye’nin Otomobili Ortak Girişim Grubu (OGG) adı altında çalışmalarına başlamıştı. 5 şirketin hisse payları yüzde 19 olurken, TOBB'un hissesi ise yüzde 5 olmuştu. OGG'nin başına ise CEO olarak Haziran 2018'de Alman Bosch'un Türk yöneticisi Mehmet Gürcan Karakaş getirildi. Göreve başlamasının üzerinden kısa bir zaman geçmesine rağmen projeyi toparlayan deneyimli CEO Karakaş, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın takdirini kazandı.

16 Kasım 2018 Cuma

Egzoz gazı emisyon ölçümü yaptırmayana bin 250 lira ceza

TBMM Çevre Komisyonu’nda kabul edilen kanun değişikliği ile egzoz gazı emisyon ölçümü yaptırmayana cezalar artırıldı.

Egzoz gazı emisyon ölçümü yaptırmayan motorlu taşıt sahiplerine bin 250 lira ceza verilecek. Aynı araç, yönetmeliklerle belirlenen standartlara aykırı emisyona neden oluyorsa ceza 2 bin 500 liraya çıkacak.

Taşıtın imalatında bulunan egzoz gazı emisyon kontrol sistemi olan katalitik konvertör/katalizör/dizel partikül filtresi olmadan kullanılan motorlu taşıt sahibine bin 250 lira, Egzoz Gazı Emisyon Yetki Belgesi bulunan ancak yetkilendirme sonrasında ilgili yönetmelikle düzenlenen şartları kaybettiği tespit edildiği halde ölçüme devam eden veya tekniğine ve belirlenen kurallara aykırı ölçümler yapanlara 5 bin lira, belge olmadan emisyon ölçümü yapanlara, belgelerde tahrifat yapanlara veya sahte belge düzenleyenlere 10 bin lira idari para cezası uygulanacak.

BİSİKLET YOLLARI ZORUNLU HALE GELİYOR

1 Haziran 2019'dan itibaren yeni imar planlarında, bisiklet yolları ve bisiklet park istasyonları zorunlu olacak. Karayolları Genel Müdürlüğünün görev ve yetkileri arasına, "otoyolların habitatları böldüğü yerlerde Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğünün görüşünü alarak yaban hayvanlarının geçişlerine izin verecek menfez, ekolojik köprü ve benzeri tesisleri yapmak", "otoyollarda yaban hayvanlarından kaynaklanacak trafik kazalarını önlemek maksadı ile kafes tel çit yapmak" ve "karayollarına yaban hayvanlarının muhtemel yaşam alanlarının bulunduğu bölgelerde uyarıcı levhalar koymak" ekleniyor.


Araç sahipleri dikkat! Yüzde 71 arttı

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, yedek parça ekipman fiyatları Ekim 2018'de geçen yılın aynı ayına göre yüzde 71, tamir ve bakım ücretleri de yüzde 42 oranında arttı

Kara kışın yurtta hissedilmesiyle birlikte, araç sahipleri otomobil servislerinin yolunu tuttu. Otomobilini kış şartlarına hazır hale getirmek isteyen sürücüler, araçlarına kış bakımı yaptırarak olumsuz hava şartlarında sorunsuz ilerlemek istiyor. Peki ama son bir yıl içinde hemen hemen her kalemin fiyatının arttığı otomotiv sektöründe bakım ücretleri ne durumda, gelin birlikte bakalım.

Türkiye İstatistik Kurumu ( TÜİK) verilerine göre, yedek parça ekipman ücreti 2018'in ilk 10 ayında ortalama 2 bin 778 TL olarak ölçüldü. Bu dönemde, tamir ve bakım ücreti bin 952 TL olarak açıklanırken, yılın ilk 10 ayında tamir ve bakım işçilik ücretinin de bin 239 lira olduğu bildirildi.

İŞÇİLİKTE ARTIŞ DAHA AZ

Aynı kalemlerin 2017 fiyatlarına bakıldığında, yedek parça ekipman ücretinin geçen yılın Ocak-Ekim dönemine göre 2018'de yüzde 44, tamir ve bakım ücretinin yüzde 21, tamir ve bakım işçilik ücretinin ise yüzde 8 oranında fiyatını artırdığı görülüyor.

Otomobil bakım ücretlerinin geldiği nokta, 2016 yılındaki fiyatlar incelendiğinde daha net anlaşılıyor. Buna göre, 2018'in ilk 10 aylık döneminde yedek parça ekipman ücreti 2016 yılının aynı dönemine göre yüzde 72 oranında pahalanırken, tamir ve bakım ücreti de aynı dönemde yüzde 38 oranında fiyat artışı yaşadı. Tamir ve bakım işçilik ücretleri ise söz konusu iki yıllık dönemde yüzde 17.3 oranında yükseldi.

EKİPMAN ÜCRETLERİ 2 YILDA YÜZDE 114.7 ARTTI

Söz konusu rakamlara sadece Ekim ayı düzeyinde bakıldığında tablo daha dramatik bir hale geliyor. TÜİK'in açıkladığı verilere göre, 2018'in Ekim ayında yedek parça ekipman ücreti 350 TL olarak ölçülürken, bu dönemde tamir ve bakım ücretinin fiyatı da 236.4 TL oldu. Tamir ve bakım işçilik ücretleri de TÜİK rakamlarına göre Ekim 2018'de 132.7 TL'yi buldu.

Aynı hizmetler için 2017'nin Ekim ayında istenen ücretler incelendiğinde, yedek parça ekipman fiyatlarındaki 1 yıllık değişimin yüzde 71, iki yıllık değişimin ise yüzde 115'i bulduğu görülüyor. Aynı şekilde, tamir ve bakım ücretinin fiyatının 2017 Ekim ayından Ekim 2018'e yüzde 42, iki yıllık dönemde ise yüzde 65 arttığı gözlemleniyor. Tamir ve bakımdaki işçilik ücretlerinin de bir yılda yüzde 12.4 ve iki yıl içinde yüzde 23.2 oranında yükseldiği anlaşılıyor.

 


Ekim ayında enflasyonun bie önceki yılın aynı ayına göre yüzde 25.2 olarak gerçekleştiği göz önüne alındığında, yedek parça ekipman fiyatları ile tamir ve bakım ücretlerindeki artışın enflasyonu aştığı sonucuna varılıyor. Söz konusu tabloda kuşkusuz yılbaşından bu yana dolar kurundaki yüzde 41.5 ve eurodaki yüzde 33.2'lik artışın payı büyük.

(Habertürk)


Türkiye'de üretilecek o otomobili bakan Varank test etti

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, dünyayla eş zamanlı olarak Türkiye'de ilk defa üretimi yapılacak yeni Toyota Corolla Hibrit modelini kullandı.

Bakan Varank, Sakarya'nın Arifiye ilçesindeki Toyota Türkiye fabrikasında yeni üretimi yapılacak Corolla Sedan Hibrit modelinde incelemelerde bulundu.

İnceleme sonrasında açıklama yapan Bakan Varank, Corolla'nın dünyada ilk kez hibrit olarak üretileceğini, modelin üretim merkezlerinden birinin Türkiye olacağını belirterek, burada modeli görme ve kullanma imkanı bulduğunu anlattı.

İlk defa bu sınıfta bir aracın Türkiye'de üretileceğini aktaran Varank, Avrupa'da hızla dizel otomobillerin yerini alan bu teknolojinin, Türkiye'de üretilecek olmasının önemini vurguladı.

"100 ülkeye ihraç edilmesi planlanıyor"

Gelişen teknolojiler sayesinde elektrikli ve hibrit araçların hızla yaygınlaştığını, konvansiyonel motorların yerini aldığını aktaran Varank, şunları kaydetti:

"Biz de bu yöndeki proje ve yatırımlara öncelik veriyoruz. Aslında hibrit araçların ülkemizde üretilmesi uzak bir hedefti. Bu hedef, yatırım ofisinin sıkı takibi ve Sayın Cumhurbaşkanımızın iki yıl önce görüşerek Toyota'yı bizzat cesaretlendirmesiyle gerçekleşti, mümkün oldu. Yüksek katma değerli üretim için önemli desteklerimiz bulunuyor. Nitekim Toyota da bizim öncelikli yatırım teşviğimizden bu yatırım için faydalanmıştı. Geçtiğimiz yılki 280 bin kapasitenin yüzde 90'ını ihraç eden bir firma Toyota. İleri teknolojilerle ülkemize yatırım yapmaya devam edecek. Yeni hibrit araçlar ocak ayında seri üretimden çıkacak inşallah şubat ayında da ülkemizin pazarına sunulacak. Araç başına yüzde 50'ye yakın yakıt tasarrufu sağlayan bu yeni modelin, Türkiye'den 100 farklı ülkeye ihraç edilmesi planlanıyor. Hibrit araçların ülkemizde yaygınlaşmasıyla akaryakıt ithalatımızda da düşüşler görebileceğiz. Böylelikle dış ticaret açığımız da azalacak."

Bakan Varank, aracın performansının yüksek olduğuna değinerek, "Tebrik ediyoruz. Yakıt tasarrufu sağlayan çevre dostu hibrit ve elektrikli araçların ülkemizde üretilmesine ve kullanılmasına desteklerimiz devam edecek." dedi.

Bakan Varank'a incelemeleri sırasında Vali Ahmet Hamdi Nayir, AK Parti Sakarya milletvekilleri Çiğdem Erdoğan Atabek ve Kenan Sofuoğlu, Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi Başkanı Arda Ermut, Büyükşehir Belediye Başkanı Zeki Toçoğlu, İl Emniyet Müdürü Fatih Kaya, İl Jandarma Komutanı Albay Cengiz Yiğit, Toyota Otomotiv Sanayi Türkiye Kıdemli Genel Müdür Yardımcısı Necdet Şentürk, Sakarya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Akgün Altuğ, AK Parti Sakarya İl Başkanı Fevzi Kılıç ve diğer yetkililer eşlik etti.

Yeni Corolla Hibrit

Toyota Corolla'nın 12. nesli, Toyota Otomotiv Sanayi Türkiye tarafından Sakarya'da üretilecek. 2019 yılının ocak ayında hibrit versiyona sahip Yeni Corolla'yı hatlarından indirecek olan Toyota Otomotiv Sanayi, böylece C-HR modeliyle Türkiye'nin hibrit üssü konumuna gelecek.

2018 Cenevre Otomobil Fuarı'nda sergilenen hatchback ve Paris Otomobil Fuarı'nda sergilenen touring Sports gövde tiplerinin ardından üçüncü gövde seçeneği olarak sedan, ilk kez 1.8 litre benzinli motoru destekleyen hibrit sistemle üretilecek. Satışa sunulduğu 1966 yılından beri 150'yi aşkın ülkede 46 milyon satış adedine ulaşan Corolla, Toyota'nın Japonya dışında ilk kez Türkiye'deki üretim tesislerinde uygulamaya başladığı TNGA (Toyota New Global Architecture) platformunda üretilecek.

Yeni Corolla Sedan iki farklı motor seçeneğiyle üretim bantlarından indirilecek. 1.8 litre hacimli kendi kendini şarj eden hibrit motor seçeneği, 122 beygir güç üretirken günlük kullanımın yüzde 50'sine kadar tamamen elektrikli sıfır emisyonlu bir sürüşe imkan tanıyor. 1.6 benzinli motor ise yakıt verimliliği ile performansı aynı anda sunuyor. Altı ileri manuel şanzıman veya isteğe bağlı olarak bir CVT otomatik şanzımanla kombine edilen motor 132 beygir güç üretiyor.

Güncellenmiş özellikleriyle Yeni Toyota Safety Sense teknolojisini standart olarak sunan Yeni Corolla Sedan, gelecek yılın ocak ayında üretilmeye başlanacak. Türkiye'nin ilk hibrit ve SUV modeli C-HR'ı üretmeye devam eden Toyota Otomotiv Sanayi, Yeni Corolla ile birlikte ikinci hibrit otomobilini de üreterek Türkiye'nin hibrit üssü olacak.

10 Kasım 2018 Cumartesi

Devrim 57 yaşında ve halen çalışıyor

O zamanki adı Eskişehir Demiryolu Fabrikaları olan Türkiye Lokomotif ve Motor Sanayii AŞ'de (TÜLOMSAŞ), Cemal Gürsel'in talimatıyla 1961'de üretilen Devrim isimli 4 otomobilden biri olan araç, Cumhuriyet'in 95, üretiminin ise 57. yılında sergilendiği müzede ziyaretçilerin ilgisini çekiyor.
Yapımı 4,5 ayda tamamlanan ve 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'nda, talimatı veren Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel'e tanıtılan ilk milli ve yerli otomobil Devrim, üretildiği yıl, yine Gürsel'in talimatıyla trenle Ankara'ya götürüldü.

Demiryolu kanunları gereği deposuna az akaryakıt konulan Devrim, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamalarında Gürsel'in test amacıyla kullandığı sırada benzini bitip durdu. Bunun ardından trenle Ankara'dan Eskişehir'e getirilen Devrim, bir süre fabrika içinde kullanıldı.

Dönemin zor koşullarına rağmen 4,5 ay gibi kısa bir sürede yaklaşık 200 Türk mühendis ve işçisinin emeğiyle "siyah", "beyaz", "mavi boncuk" ve "gecekondu" isimleri verilerek 4 adet imal edilen otomobillerden günümüze kadar gelen ve adı daha sonra Devrim olarak belirlenen otomobil, TÜLOMSAŞ'ta sergileniyor.

Ziyaretçilerin ilgi gösterdiği Devrim'in sergilendiği müzede, otomobilin yapımında kullanılan kaynak motoru, matkap ve torna tezgahları, yapım aşamalarının çekildiği fotoğraf makinesi, kumpas, pergel, cetvel, çizim masası, kireç taşından maketi, yedek parçalar, Sivas'ta demiryollarında dökülmüş orijinal motor bloku ve çalışmaların görselleri yer alıyor.

Güvenlik gerekçesiyle benzin konulmuyor

Uzun ve kısa farları ayakla kumanda edilen, kontak anahtarıyla ve manuel olarak da çalıştırılabilen Devrim, bu özellikleriyle de dikkati çekiyor. Bin 250 kilogram ağırlığında ve saatte maksimum 140 kilometre hız göstergesine sahip Devrim'e güvenlik gerekçesiyle benzin konulmuyor, aküsü sökülüyor. 8 ay önce açılan müze, yaklaşık 95 bin ziyaretçiyi ağırladı. Devrim otomobilini görmek için ülkenin dört bir yanından gelen ziyaretçiler, ilk yerli tasarım araçla hatıra fotoğrafı çektiriyor.

Devrim'in mühendislerinden İsmail Hakkı Erdem'in oğlu Mümtaz Erdem, yaptığı açıklamada, otomobil yapımında gerçek bir başarı öyküsü bulunduğunu, büyük emeklerin harcandığına ailece tanık olduklarını, halen çalıştığına, emeği geçen işçi ve mühendisleri rahmet ve minnetle andıklarını söyledi.


Döviz kuru ve rekabet etkili oldu: Otomotivde satış sıralaması değişti

Otomotiv Distribütörleri Derneği (ODD) verilerine göre, Türkiye'de 2018'in ocak-ekim döneminde 379 bin 274 otomobil, 105 bin 753 hafif ticari araç satıldı. 485 bin 27 olarak gerçekleşen toplam pazar, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 32,6 daraldı.

Bu yılın ocak-ekim döneminde otomobil ve hafif ticari araç toplam pazarında en çok satılan marka sıralamasında Renault zirvedeki yerini korudu. Renault liderliği bırakmasa da pazardaki daralmaya paralel satışları yüzde 29,9 azalarak 68 bin 135'e indi. Aynı dönemde marka, pazar payını ise yüzde 13,5'ten yüzde 14'e çıkardı.

Geçen yılın 10 ayında sıralamada dördüncü olan Ford, bu yıl 52 bin 700 satışla ikinciliğe yükseldi. Ford'un satış adedi geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 35,3 azaldı.

En çok satış yapan marka sıralamasında 52 bin 340 adetle üçüncülüğünü koruyan Volkswagen, geçen yılın 10 ayında 88 bin 251 araç satmıştı. Böylece Volkswagen'in sattı araç adedi yüzde 40,7 geriledi.

Honda 4 basamak yükseldi

Bu yılın 10 ayında otomobil ve hafif ticari araç toplam pazarında Fiat 52 bin 235 adetle dördüncülüğe geriledi. Fiat geçen yılın aynı döneminde 89 bin 791 adetlik araç satışı ile ikinci sırada yer almıştı. Hyundai ise 28 bin 949 adetle beşinci sıradaki yerini korudu.

2017'nin ocak-ekim döneminde sekizinci sırada yer alan Toyota, bu dönemde 24 bin 838 satışla altıncılığa yükseldi. Dacia, 23 bin 366 adetle bir basamak gerileyerek listede yedinci oldu. Peugeot ise 22 bin 738 adetle bir basamak yükselerek sekizinci sıraya çıktı.

Listede 2017'nin 10 ayında 13'üncü sırada bulunan Honda, 22 bin 435 satışla dokuzuncu oldu. Mercedes-Benz, 19 bin 500 adetlik satışla listede onuncu sırada yer aldı.

Bu dönemde Fiat, Hyundai, Toyota, Dacia ve Peugeot'ta satış rakamları sırasıyla yüzde 41,8, yüzde 28,4, yüze 25,9, yüzde 35,4 ve yüzde 22,9 geriledi.

Volvo satışlarını en çok artıran marka

Bu yılın ocak-ekim döneminde binin üzerinde satış rakamına ulaşan markalar incelendiğinde, 3 marka satışlarını artırırken, 22'sinin satışlarında düşüş görüldü.

Satışlarını geçen yılın 10 ayına göre en çok artıran marka yüzde 44,4 ile Volvo oldu. Volvo, bu yılın ocak-ekim döneminde 4 bin 482 satış gerçekleştirdi. Volvo'yu yüzde 10,2'lik artışla Honda ve yüzde 7,8'lik yükselişle Mitsubishi izledi.

Söz konusu dönemde satışları en fazla azalan Citroen oldu. Geçen yılın 10 ayında 20 bin 355 adetlik satışa ulaşan Citroen, bu yılın aynı döneminde 10 bin 212 satış yaptı. Bu markayı yüzde 41,8'lık düşüşle Fiat, yüzde 40,7'lik azalışla Volkswagen ve yüzde 40,2'lik daralmayla Audi takip etti.


Alman devi Manheim, Türkiye’den çekiliyor

Manheim, Borusan ile ortak olduğu Türkiye’nin ilk ikinci el alım-satım internet firması Borusan Manheim’deki payını devretmek için düğmeye bastı.

Dünya gazetesinden Kerim Ülker’in haberine göre, şirketteki yüzde 50 payını Türk ortağı Borusan’a devretmeye hazırlanan Alman şirket, Türkiye’den de çekilmiş olacak. Hisse devri için Rekabet Kurumu’na başvuru yapıldı. Başvuruda “Manheim Auctions ve Cox’un Borusan Manheim’da birlikte sahip olduğu ve sermayenin yüzde 50’sini temsil eden 110.000 adet pay, Borusan Grubu’na ait ve hususi olarak İşlem için kurulacak özel amaçlı bir şirket tarafından satın alınacak olup, işlem neticesinde Borusan Manheim paylarının tamamı Borusan Grubu’na ait olacak ve Borusan Manheim bir ortak girişim olmaktan çıkacaktır” denildi. 2001 yılında Borusan tarafından kurulan Otomax’a 2008 yılında dünyanın en büyük açık artırma şirketlerinden biri olan Manheim Auctions ortak olmuştu.

9 Kasım 2018 Cuma

Türk lastikçiler 1 milyar dolarlık ihracata ulaştı

LASİD Yönetim Kurulu Başkanı Cevdet Alemdar, "Türkiye'deki lastik sektörü 2018'de gayet olumlu olarak yoluna devam ediyor. Türk lastikçileri, geçen yıla göre yüzde 24 artış sağlayarak, 1 milyar dolarlık ihracata 9 ayda ulaştı" dedi

Lastik Sanayicileri ve İthalatçıları Derneği (LASİD) Yönetim Kurulu Başkanı Cevdet Alemdar, LASİD'in lastik bilincinin yayılması amacıyla başlattığı "Güvenli Trafik Projesi"nin basın toplantısındaki konuşmasında, lastik sektörüne ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

İki milyar adetlik hacmiyle dünya lastik pazarının son 5 yılda yüzde 17 büyüdüğüne dikkati çeken Alemdar, Türkiye lastik sektörünün dünyanın önde gelen oyuncularından biri olduğunu, başta Avrupa olmak üzere dünyanın pek çok ülkesine uluslararası standartta ihracat yapan Türkiye'nin hem kalite hem teknoloji hem de verimlilikte oldukça rekabetçi bir konumda olduğunu söyledi.

Alemdar, "Türkiye'deki lastik sektörü 2018'de gayet olumlu olarak yoluna devam ediyor. TÜİK'in verilerine göre, Türk lastikçileri, geçen yıla göre yüzde 24 artış sağlayarak, 1 milyar dolarlık ihracata 9 ayda ulaştı. Dolayısıyla işimiz kuvvetli ve güçlü bir yönde, ülkemizin cari açığını kapatma yolunda destek vererek ilerliyor." diye konuştu.

Türkiye pazarının, bu yıl da bir önceki yılın satış adetlerini yakalayacağını öngördüklerini dile getiren Alemdar, Türkiye'de ulaşıma yönelik yatırım ve altyapı çalışmaları devam ettiğini, bu çerçevede sektörün potansiyeline inandıklarını ifade etti.

Avrasya Tüneli'nde ihlal bereketi: 160 milyon ceza

22 Aralık 2016’da açılan Avrasya Tüneli’nden bugüne kadar 1 milyon 630 bin 141 adet ihlalli geçiş yapılmış. Bakan Turhan, ihlalli geçişlerden 159 milyon 983 bin liralık ceza kesildiğini bildirdi

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Cahit Turhan, CHP İzmir Milletvekili Kamil Okyay Sındır’ın Karayolları Genel Müdürlüğü (KGM) tarafından işletilen otoyol ve Boğaz köprülerine ilişkin önergesini yanıtladı. 2014 ve 2015 yıllarında KGM tarafından işletilen otoyol ve Boğaz köprüleri geçiş ücretlerine zam yapılmadığını aktaran Bakan Turhan, özetle şunları kaydetti: “2016 yılında otoyol ve Boğaz köprülerine yüzde 16, 2017 yılında otoyollara yüzde 15, Boğaz köprülerine ise yüzde 48 oranında zam yapılmıştır. 2018’de yapılan zam ise daha öncekilere göre farklılıklar içermekte olup araç sınıflarına ve coğrafi bölgelere göre düzenleme yapılmıştır. Yeni fiyat ayarlamasında, özellikle büyük şehirlerde toplu taşımayı özendirerek trafik sıkışıklığını azaltmak ve bunun sonucunda zararlı emisyon salınımını azaltarak doğayı korumak hedeflenmiştir. Boğaz köprülerinde, birinci ve ikinci sınıf araç ücretleri ortalama yüzde 25, üçüncü, dördüncü ve beşinci sınıf araç ücretleri ortalama yüzde 10 oranında artırılmıştır.”

20 MİLYON İHLAL

KGM tarafından işletilen otoyol ve boğaz köprülerinden 2017 yılında aylık geçen araç sayısının ortalama 39 milyon adet olduğunu kaydeden Turhan, “Aylık ihlalli geçiş sayısı ise ortalama 1 milyon 700 bin adettir. İhlalli geçiş yapan araçlara, araç sınıfına göre giriş çıkış yaptığı mesafe ücretinin 4 katı idari para cezası uygulanmaktadır. 2017 yılında ihlalli geçiş yapan 19 milyon 951 bin 310 adet araç için 191 milyon 708 bin TL idari para cezası uygulanmıştır. Bu cezalara ait tebligatların dağıtımı devam ettiğinden tahsilat miktarı 2019’da belli olacaktır. İhlalli geçiş yapan tüm araç sahipleri 10 kattan 4 kata indirilen ceza indiriminden faydalandırılmıştır” dedi.

AYDA 44 BİN ARAÇ

2016 yılı sonunda açılan Avrasya Tüneli’nden bugüne kadar toplam geçiş sayısının ise 28 milyon 256 bin 455 gün/araç olduğunu da belirten Bakan Turhan şöyle devam etti: “Bu sayı 29 milyon 253 bin 824 adet birim araca tekabül etmektedir. Bu geçişlerin 1 milyon 630 bin 141 adedi ihlalli geçiştir. 2017 yılı için aylık bazda ortalama birim araç sayısı 42 bin 27, 2018 yılı için 14 Ekim 2018 dahil olmak üzere aylık bazda ortalama birim araç sayısı 47 bin 684 olup, açılışından itibaren 14 Ekim 2018 dahil olmak üzere aylık bazda ortalama birim araç sayısı 44 bin 190’dır. Avrasya Tüneli’nden yapılan ihlalli geçişlerden kesilen ceza tutarı 159 milyon 983 bin 423 TL olup, bu tutarın 76 milyon 725 bin 336 TL’si tahsil edilmiştir. Yasal takip süreci 15 gün olduğundan dolayı Ekim 2018 tarihi dahil olacak şekilde Avrasya Tüneli için tahsil edilen cezai işlem tutarı 83 milyon 258 bin 92 TL’dir.”

PLAKALARA SIKI TAKİP

“Standart dışı plakalar araç muayenelerinde ağır kusur kapsamına alınmış ve yol kontrollerinde de polis ve jandarma ekipleri tarafından sıkı takibe alınmıştır. Alınan bu tedbirler sayesinde standart dışı plakalı araç sayısında düşüş meydana gelerek bu tür mağduriyetler oldukça azalmıştır.”

GAZİLERE 3 MİLYON TL

“Avrasya Tüneli’nin sözleşmesinde geçiş ücretleri; otomobiller için 4 dolar + KDV, minibüsler için ise 6 dolar + KDV olup, 1 Temmuz 2018’den 31 Ocak 2019’a kadar geçerli olacak olan tek yönde geçiş 
ücreti otomobiller için 23.30 TL minibüsler için ise 34.90 TL’dir. Avrasya Tüneli’nin işletmeye açıldığı 22 Aralık 2016’dan itibaren 2 Ocak 2017 tarihine kadar geçen sürede elde edilen 3 milyon 331 bin 805 TL (KDV hariç) gelir tüm şehit ve gazi yakınları hesabına bağışlanmıştır.” 

(Hürriyet / Umut Erdem)

2 Kasım 2018 Cuma

Trafikte en çok cezayı emniyet kemerinden yedik

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer'in 2018 yılındaki trafik kuralı ihlalleri ve para cezalarına ilişkin yazılı soru önergesini yanıtladı.

Yanıtta, 2018 yılı içinde birden fazla trafik kuralı ihlalinde bulunan kişi sayısının 1 milyon 671 bin 652, en çok ihlal edilen trafik kuralının ise "emniyet kemeri bulundurulması zorunlu araçlarda emniyet kemeri bulundurmamak veya kullanmamak" olduğu belirtildi.

Kuralı birden çok ihlal edenlerin 76 bin 574'ünün kadın, 1 milyon 595 bin 78'inin erkek, kuralı bir kez ihlal edenlerin ise 76 bin 673'ü kadın, 1 milyon 595 bin 792'sinin erkek olduğu bilgisine yer verilen yanıtta, şunlar kaydedildi:
"Trafik yoğunluğunun en çok yaşandığı dönemlerde trafik güvenliği ve kuralları konusunda 2018'in ilk 7 aylık döneminde 78 milyon 200 bin özel hat kullanıcısına SMS gönderilmiş, Emniyet Genel Müdürlüğü Trafik Hizmetleri Başkanlığınca kaza riski bulunan araç sürücülerine yönelik 'Güvenli Sürüş Kuralları Eğitimi" adı altında projeli eğitim çalışması yapılmıştır. Trafik Hizmetleri Başkanlığı koordinesinde illerimizin trafik birimlerinde 350 bin 383 sürücü ile 618 bin 537 yayaya trafik güvenliği eğitimleri verilmiştir."

Yanıtta ayrıca Trafik Kazalarını Önleme Planı kapsamında araç sürücülerini bilgilendirmek amacıyla "Yaşam İçin Kısa Bir Mola" sloganıyla "Yaşam Tüneli" adı altında 32 ilde seyyar kapalı eğitim alanları oluşturulduğu da bildirildi.

"Kapsamlı eğitim programıyla aşılabilir"

CHP'li Gürer, yaptığı değerlendirmede, Türkiye'de trafik sorunlarının aşılmasının, ilkokuldan başlayarak sorunun kapsamlı bir eğitim programıyla ele alınması ile mümkün olabileceğini bildirdi.

Kuralsızlığın çok yönlü nedenleri bulunduğunu ancak bunların başında eğitimin geldiğine işaret eden Gürer, "Ceza artıyor ama sonuç değişmiyor. Kazalarda canlar gidiyor. Gerekçesi ne olursa olsun trafik kuralına uyma becerisini her sürücü göstermeli. Verilen cezalar ile sonuç alınması mümkün değil, bu zamana kadar bu yöntem çok denendi ama sonuç hüsran. Okullarda trafik ders saatlerinin artırılması için kanun teklifi de verdim. Bu konuyu defalarca gündeme getirdim. Bu sorunu eğitimle çözmek tek çare." diye konuştu.

Öte yandan, "Emniyet kemeri bulundurulması zorunlu araçlarda emniyet kemeri bulundurmamak veya kullanmamak" kuralını ihlal eden sürücülere bu yıl için 108 TL para cezası uygulanıyor.

(Dunya)

1 Kasım 2018 Perşembe

ÖTV indirimi en çok o modelleri etkiledi

Sektörde canlılığı artırması beklenen yeni ÖTV oranları, otomobil fiyatlarını da 20 bin liraya kadar aşağı çekti

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın dün gerçekleşen Vergi Denetim Toplantısı'nda duyurduğu Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) oranlarındaki değişiklikler, Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe girdi. Buna göre, 1.6 litre hacminin altında kalan motorlu taşıtlara uygulanan ÖTV oranları 15 puan aşağı çekildi. Yapılan düzenleme ile motor silindir hacmi 1600 cc'yi ve ÖTV matrahı 70 bin lirayı geçmeyen modellerin ÖTV oranı yüzden 45'ten yüzde 30'a düştü.

Habertürk'ten Yiğitcan Yıldız'ın haberine göre, 1.6 litre motor hacminin altında olup matrahı 70 bin ile 120 bin TL arasında kalan modellerin de yeni ÖTV oranı yüzde 35 olarak belirlendi. Motor hacmi 1.6 litre altında kalan fakat matrahı 120 bin lirayı aşan ve motor hacmi 1.6 litre üstündeki modeller için ise herhangi bir ÖTV düzenlenmesi yapılmadı.

PAZARIN YÜZDE 96'SINI KAPSIYOR

Yapılan düzenlemelerin sektör açısından önemi büyük. Zira, yılbaşından bu yana kur artışlarının yarattığı olumsuz tablonun en çok hissedildiği sektörlerden biri otomobil sektörü olmuştu. Öyle ki, Otomotiv Distribütörleri Derneği (ODD) verilerine göre, 9 aylık dönemde pazar yüzde 26, Eylül ayında ise yüzde 68 oranında daraldı. ÖTV oranlarının 15 puan indirildiği 1.6 litre altı otomobillerin toplam satışların yüzde 95.89'unu oluşturduğu göz önüne alındığında, yapılan düzenlemenin sektör açısından önemi net bir şekilde anlaşılıyor. Son 2 ay içinde ikinci kez yapılan ÖTV düzenlemesinin, otomobil fiyatlarına nasıl yansıyacağına ise gelin birlikte bakalım.

EN ÇOK KOMPAKT PREMİUMLARA YARADI

ÖTV oranlarında değişikliğe gidilmesinin ardından, birçok marka resmi sitesinden fiyatlarını güncellemek üzere kaldırdı. Fiyatlarına ulaşabildiğimiz modelleri incelediğimizde, ÖTV indiriminin 20 bin liradan fazla indirimleri gündeme getireceği görülüyor. 



Yaptığımız araştırmaya göre, bu modellerin başında Mercedes B serisi geliyor. Hali hazırda 209 bin 300 liradan başlayan fiyat etiketiyle satılan B serisi'nde, ÖTV oranının yüzde 35'e inmesiyle birlikte 21 bin TL indirim söz konusu. Bir başka premium marka olan

Bmw'nin kompakt modeli 118i'de , ÖTV oranının değişmesiyle birlikte 20 bin 500 TL kadar indirim olacağı anlaşılıyor. Aynı şekilde, Jeep'in en küçük SUV'u Renegade'in de fiyatında da değişen ÖTV oranına bağlı olarak yaklaşık 18 bin liralık düşüş görülüyor. Bu noktada, ÖTV indiriminin en çok premium markaların kompakt modellerinin fiyatlarına yansıdığı söylenebilir.

ORTALAMA 14 BİN LİRALIK İNDİRİM VAR

Diğer markalara bakıldığında da, ÖTV kaynaklı indirimlerin azımsanmayacak düzeyde olduğu görülüyor. Örneğin Volkswagen'in Passat modelinde 17 bin lirayı aşan indirim söz konusu. Mini Cooper, Kia Cerato, Opel Astra ve Subaru XV gibi farklı klasmandaki modellerde de yine 17 bin lira seviyelerinde fiyat düşüşleri görülüyor. İncelediğimiz tüm modellerdeki ortalama fiyat indirimi ise 14 bin lirayı aşıyor.

HİBRİTLERİN DE ÖTV'Sİ DEĞİŞTİ

Hibrit otomobillerin ÖTV oranlarında da indirime gidildi.  Matrahi 85 bin lirayı aşmayan hibritlerde ÖTV yüzde 30, 135 bin lirayı aşmayanlarda ise yüzde 35 olarak uygulanacak.


26 Ekim 2018 Cuma

Tesla, kar etmeye devam ediyor

Son zamanlarda Elon Musk'ın sosyal medyadaki açıklamalarının Tesla'ya olan güveni kırdığı söylense de firma kar etmeye devam ediyor.

Tesla, yayınlanan son rapora göre, üçüncü çeyrek için mükemmel bir finans tablosu çizmeyi başarmış. Özellikle son dönemde Elon Musk ile gündeme gelen olaylar ve bunun neticesinde Tesla'nın kötü bir imaj çizmesi, anlaşılan o ki şirketin satışlarını olumsuz etkilememiş. Bugün açıklanan rapora göre rakamlar parmak ısırtır nitelikte.

GAAP'a (Genel Kabul Görmüş Muhasebe İlkeleri) göre 312 milyon dolar net kar eden Tesla, GAAP dışı verilere göre ise 516 milyon dolar karda. Tesla, üçüncü çeyrekte en çok kazancı ise Model 3 ile sağlamış.

Gelir bakımından en çok satan Tesla otomobili Model 3 olurken, şirket Model 3'ün satışlarını arttırmak için girişimlerde de bulunuyor.Açıklanan bilgiye göre şirket, Model 3'ün üretimini kademeli arttırmak için Çin'deki üretim çizelgesini hızlandırmaya karar vermiş.

(Gazetevatan)

19 Ekim 2018 Cuma

Yerli otomobil ile ilgili çok önemli açıklama!

Türkiye’nin Otomobili Girişim Grubu CEO’su Karakaş: Bizim kimseyi kopyalamaya ihtiyacımız yok
Mimar ve Mühendisler Grubu’nca düzenlenen 3. Ar-Ge ve İnovasyon Zirvesi kapsamında “Sanayinin Dönüşümü: Yapay Zeka, Robotlar ve Nesnelerin İnterneti” başlıklı panel gerçekleştirildi.

Panelin moderatörlüğünü yapan Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Fatih Kacır, sanayinin dijital dönüşümünün her zamankinden daha çok bakanlık gündeminde olduğunu söyledi.

Dijital dönüşümün sunduğu fırsatları iyi değerlendirmek gerektiğinin altını çizen Kacır, "Hem bakanlık olarak hem de ilgili kuruluşlar eliyle sanayinin dijital dönüşümünü desteklemeye gayret gösteriyoruz. TÜBİTAK'ın bu alana verdiği desteklerin toplamı 1,6 milyar lira. Bu desteklerin yüzde 21'i sensörler, elektronik devreler, yüzde 20'si haberleşme sistemleri, yüzde 15'i yapay zeka, yüzde 15'i robotik, mekatronik ve yüzde 10'u veri tabanları alanlarında verilmiş. Bu destekler neticesinde görüyoruz ki Türkiye olarak önemli bir kapasiteyi oluşturmuş durumdayız. Şimdi ana platformların milli ve özgün olarak üretilmesi, bizim için öncelikli. Çünkü biz sanayinin dijitalleşmesinde kritik altyapıların milli ve özgün olarak geliştirilmesini de çok önemsiyoruz." şeklinde konuştu.

Kacır, beş yıl içerisinde Nesnelerin İnterneti pazarının 1,7 trilyon dolar olacağının öngörüldüğüne dikkati çekerek, pazarın mevcut halinden üç kat büyümüş olacağını bildirdi.

Türkiye'nin söz konusu pazarda eriştiği kapasiteye de değinen Kacır, halihazırda teknoloji geliştirme bölgelerindeki firmaların 94'ü yapay zeka, 27'si nesnelerin interneti üzerine çalıştığını, Ar-Ge merkezlerinin ise 22'sinin yapay zeka, 15'inin de nesnelerin interneti alanında faaliyet gösterdiğini bildirdi.

Kacır, şunları kaydetti:

"Açık kaynak kodu çok önemsiyoruz. Yakın bir zamanda Bakanımız da ilan edecekler, bir açık kaynak kod platformu kurmuş olacağız. Bunu birkaç açıdan önemsiyoruz, güvenlik açısından önemsiyoruz. Açık kaynak kodlu yazılımların kamuda kullanımlarını teşvik etmek istiyoruz. Bağımlılıktan kurtulmak anlamında bunu önemsiyoruz. Hem de bunun aslında büyük bir yazılımcı ordusu yetiştirmek açısından bir fırsat olacağına inanıyoruz. Dünyadaki açık kaynak ekosistemine entegre edeceğimiz, hızlıca eğiteceğimiz bir yazılımcı ordusunu Türkiye'de kurabiliriz. Şu an olmamız gereken noktadan çok gerideyiz. Dünyada 24 milyon geliştirici var. Türkiye'de ise tahminen 18-20 bin geliştirici var. Dünya nüfusundaki payımıza bakarsak, en az 200 bin geliştiricimizin olması lazım. Buna da bakanlık olarak öncülük edeceğiz."

“Türkiye’nin Otomobili projesi Türkiye için önemli bir fırsattır”

Türkiye’nin Otomobili Girişim Grubu Üst Yöneticisi (CEO) Mehmet Gürcan Karakaş ise göreve geldikten sonra katıldığı ilk konferansı olduğunu ve heyecan duyduğunu belirterek, “Türkiye’nin Otomobili projesi Türkiye için önemli bir fırsattır. Bu dünyada oluşan fırsat penceresinin yarattığı bir fırsattır. Teknolojinin dönüşümü ile özellikle elektrikli araçlar teknolojisinde hız kazanan dönüşüm var. Cep telefonunun başına gelen benzer şeyler otomobilin de başına gelecek. 15 sene önce nasıl cep telefonunun geleceği noktayı kestiremiyorsak benzer şeyleri de otomobilin başına geleceğini de düşünüyoruz.” diye konuştu.

Karakaş, otonom sürüşün herkese farklı bir yaşam alanı yaratacağını ifade ederek, “Artık araba sürmeye konsantre olmayacağımıza göre evde, işte, ofiste ne yapabiliyorsak arabada da onu yapmak isteyeceğiz. Dünyada rekabet anlamında oluşan en büyük 'savaş, kavga' bu yaşam alanının paylaşılmasıyla alakalı. Teknoloji trendlerin getirdiği bir sonuç.” şeklinde konuştu.

Paylaşım ekonomisinin önemini anlatan Karakaş, şunları kaydetti:

“Kanun yapıcıların da oluşturduğu bir trend var. Özellikle şehirlerin, şehircilik kanunlarının mevzuatlarının değişmesi ile alakalı trendler olduğunu görüyoruz. Fırsat penceresi dünyada herkese açık. Ülke olarak fırsat penceresi içerisinde oluşturacağımız teknolojilerin başında olayın tamamını kavramayı çabuk netleştirmemiz lazım. Otomotiv sanayimizi, yan sanayimizi bu dönüşüme hazırlayamazsak, içten yanmalı otomobillerin zamanla ortadan kaybolacağını göz önünde bulundurursak, bizim ihracatını yaptığımız, ürünlerimizin kullanıldığı araçlar ortadan kaybolacak. Dolayısıyla dönüşümü aktif bir şekilde şekillendirmemiz gerekiyor.

Türkiye’nin Otomobili olarak projemizi önemli bir kullanım alanı olarak görüyoruz. Teknolojinin egemenliğine sahip olmamız çok önemli. Türkiye’nin Otomobili Girişim Grubu olarak vizyonumuz budur. Bu çalışmanın doğru bir zamanda ortaya konulduğunu düşünüyoruz. Bizim kimseyi kopyalamaya ihtiyacımız yok. Bazıları Çinlilerin bazıları Güney Korelilerin örneğini önümüze getiriyor. O zamanın şartları farklıydı bugünün şartları farklı. Günümüzün şartlarında fırsat penceresine baktığımızda ciddi bir enerjimiz, altyapımız, nitelikli elemanlarımız var. Bunların hepsini birleştirerek, Türkiye’nin Otomobili ve otomotiv sektörünün transformasyonu, dönüşümü, Türkiye’ye teknoloji olarak yeni bir seviyeye sıçramak için önemli bir proje olarak gelişecektir.”

“Otomobilden daha fazlasını yapma iddiasıyla yola çıktık”

Karakaş, otomobilden daha fazlasını yapma iddiasıyla yola çıktıklarını belirterek, “Otomobilden daha fazlasını yaptığımız sürece yeni ortaya çıkacak alanlarda teknolojimizi geliştirebiliriz, teknolojimizi geliştirdikten sonra onun sanayisini, ticaretini ve ticarileşmesini yapabiliriz diye düşünüyoruz. Dünyada bu işe konulmuş (elektrikli otomobil) 180-200’e yakın startup var. Bu startupların 3’te 2’sinden fazlası otomobilin kendisiyle değil, onun yaratacağı iş potansiyeliyle ilgileniyor. Biz de elimizdeki kaynakları, yaratıcılığımızı değerlendirerek bu konuda ciddi değişim ve dönüşümler yapabiliriz.” diye konuştu.

15 Ekim 2018 Pazartesi

Tesla'nın o aracı rekora koşuyor

ABD merkezli elektrikli araba üreticisi Tesla, en ucuz modeli olan Model 3’ün rekor üretime ulaştığını duyurdu.

Tesla Model 3 başarıdan başarıya koşmaya devam ediyor.

Tesla Model 3 rekor üretime ulaştı!

Her ne kadar üretiminde yaşanan sıkıntılar nedeniyle şirkete zor günler yaşatsa da bugün açıklanan rakamlar ile birlikte 100 bin adet Tesla Model 3’ün üretildiği duyuruldu.

Tesla için tabiri caizse bir dönüm noktası olan Model 3 için 100 bininci üretimin ise geçtiğimiz gün (13 Ekim) yapıldığı da şirket yetkilileri tarafından açıklandı. Ayrıca şirket yetkilileri yapmış olduğu açıklama ile birlikte Tesla’nın üretimde hızlandığını da müjdeledi.

Her ay 5000 adet Model 3 ürettiklerini açıklayan şirket, üretimde yaşadıkları sorunları geride bıraktıklarını da vurguladı. Her ay düzenli olarak 5000 adet Model 3 üreten Amerikalı şirketin, önümüzdeki yıllarda bu rakamları iki katlayacağı da ön görülüyor.

Paylaşılan raporda ayrıca şimdiye kadar 455 binin üzerinde Model 3 için ödeme yapıldığı da açıklandı. Bu modellerin 100 binini üretmeyi başaran şirket, üretimin hızlanmasıyla birlikte geriye kalan araçların hepsini kısa bir süre içerisi de müşterilerine teslim etmeyi de hedefliyor.

(Shiftdelete)

Otomotivde ihracat rekoru geliyor

Geçen yılı 28,5 milyar dolarla tüm zamanların en yüksek ihracat rakamıyla kapatan Türk otomotiv sektörü, bu yıl dış satımda 31 milyar doları hedefliyor.

Türk otomotiv sektörü, 2017'yi 28,5 milyar dolarla tüm zamanların en yüksek ihracat rakamıyla kapatmasının ardından bu yıl 31 milyar dolarlık dış satımla yeni bir rekora imza atmayı hedefliyor.

Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB) Yönetim Kurulu Başkanı Baran Çelik, AA muhabirine, yılın dörtte üçünü geride bırakan sektörün, yukarı yönlü ivmesini sürdürdüğünü söyledi.

Bu yılın 9 aylık döneminde sektörün yüzde 13'lük artışla bir önceki yıla kıyasla 23,4 milyar dolarlık ihracata imza attığını dile getiren Çelik, ocak-eylül döneminde otomotiv sektörünün Türkiye ihracatı içindeki oranının yüzde 19 olarak gerçekleştiğini vurguladı.

Sektörün yıl başında koyduğu hedefleri gerçekleştirdiğini ulaşılan bu rakamlarla görebildiklerini ifade eden Çelik, şöyle konuştu:

"9 aylık dönemde otomotiv endüstrisinin aylık ortalama 2,6 milyar dolarlık ihracat rakamına ulaşıyor olması son yıllardaki en iyi rakam olarak karşımıza çıkıyor. Bunun içinde bir mart ayı geçirdik. 3 milyar doları aylık bazda geçtik. Tüm zamanların rekorunu kırdık. Eylül ayı da iyi geçti. Sonuç olarak yüzde 13'lük artışla ilk 9 ayı kapattık. Geçen yılı 28,5 milyar dolar ile tüm zamanların ihracat rekoruyla kapatmıştık. Bu yıl ise 9 aylık dönemde 23,4 dolarlık ihracata ulaştık. Aylık bazda 2,6 milyar dolarlık ortalama devam ederse bu yıl geçen seneki rakamı geçmiş olacağız ve rekoru kıracağız. Bu yılı 31 milyar dolar civarında bir rakamla kapatarak tüm zamanların en yüksek ihracat rakamına imza atacağız."

"2018 yılını 31 milyar dolarlık bir ihracat rakamıyla bitireceğiz"

Çelik, yılın başında 29 milyar dolarlık bir hedef belirlendiğini belirterek, "Ancak bu hedefi revize ettik ve 2 milyar dolar yukarıya çektik. 2018 yılını 31 milyar dolarlık bir ihracat rakamıyla bitireceğiz." dedi.

Eylülün, son 3 yılın aynı ayından farklı geçtiğini dile getiren Çelik, "Tatillerin az olması dolayısıyla bu yıl fazladan iş günü, üretimi ve ihracatı olumlu etkiledi. Yani baz etkisi fazla iş günü var. Yine de 2-3 gün fazlalığı olmasa dahi çift haneli bir büyümenin gerçekleşeceği bir ay olacaktı. Fazla iş günü biraz daha yükseltti." diye konuştu.

OİB verilerine göre, Türkiye'nin geriye dönük gerçekleştirdiği sektörel ihracat rakamları şöyle:



O otomobiller yerli üretim logolu satılacak

Fransız otomobil markası Renault'un Bursa fabrikasında ürettiği iki modeli, bundan böyle "Yerli Üretim" logosu ile satılacak. "Yerli Üretim" logolu Megane Sedan ve Clio, bayilerde yerini aldı

Renault’nun iki yerli modeli Megane Sedan ve Clio HB, “yerli üretim” logosu ile bayilerde yerini aldı.

Ocak-Eylül 2018 döneminde gerçekleştirdiği 23 bin 522 satış adedi ile Türkiye’nin en çok satılan modeli olan Megane Sedan ve aynı dönemdeki 18 bin adet satış adedi ile Türkiye’nin otomobili sıralamasında üçüncü sırada yer alan Clio HB yerli üretim logosuyla satışa sunulacak.

Renault'un söz konusu iki modeli Bursa’daki Oyak Renault Fabrikaları'nda üretiliyor.

11 Ekim 2018 Perşembe

Zorlu: VEO bağımsız bir tasarım çalışması

Zorlu Holding, Vestel tarafından patent başvurusu yapıldığı söylenen VEO için açıklama yaptı.

Zorlu Holding'den yapılan açıklama...

Bugün medyaya yansıyan “Türkiye'nin Otomobili Girişim Grubu’nda yer alan Zorlu Grubu’nun, Vestel Elektronik aracılığıyla otomobil tasarımı ile tescil başvurusu yaptığına yönelik” haberlerdeki bazı ifadeler gerçeği yansıtmamaktadır.

Vestel’in geleceğin elektrikli otomobil dünyasına kendi markası ile otomobil üretmek gibi bir planı bulunmamaktadır. Haberlerde bahsi geçen VEO; 1600 kişiyi aşkın Ar‑Ge ekibi ile 8 Ar‑Ge merkezinde yürütülen kokpit tasarımları, şarj istasyonu tasarımları gibi otomobil elektroniğinin de içinde yer aldığı konsept çalışmalar sırasında ortaya çıkarak, başvurusu yapılmış bağımsız bir tasarım çalışmasıdır.

Bilindiği üzere Vestel, 2017 yılında yaptığı 408 patent başvurusu ile Avrupa Patent Ofisi’ne (European Patent Office) en çok patent başvurusu yapan ilk 100 şirket sıralamasındaki tek Türk şirketidir.

Vestel olarak ilgi alanımızın sadece otomobil elektroniği olduğunun altını çizer, haberlerde bahsi geçen konunun Türkiye’nin yerli otomobil çalışmalarıyla hiçbir bağlantısı bulunmadığını kamuoyunun bilgisine sunarız.


Vestel’in otomobili 'VEO' ortaya çıktı

Türkiye'nin Otomobili Girişim Grubu’nda yer alan beş ‘babayiğit’ten biri olan Zorlu Grubu, Vestel Elektronik aracılığıyla bir otomobil tasarımı için tescil başvurusu yaptı. “VEO” adı verilen Zorlu’nun otomobilinin görselleri de ilk kez ortaya çıktı.

Yerli otomobil projesi kapsamında kurulan Türkiye'nin Otomobili Girişim Grubu’nda yer alan beş ‘babayiğit’ten biri olan Zorlu Holding’in ilk yerli otomobilinin tasarımları ortaya çıktı.

Habertürk’ten Necdet Çalışkan’ın haberine göre Türk Patent ve Marka Kurumu’na Vestel Elektronik Sanayi ve Ticaret A.Ş. aracılığıyla yapılan tasarım tescil başvurusunda, otomobilin ilk görselleri de paylaşıldı. İşte o başvuru:




Vestel'in 7 Eylül 2018'de yaptığı tescil başvurusunun yer aldığı ve 9 Ekim 2018 tarihinde yayınlanan Türk Patent ve Marka Kurumu’nun Tasarımlar Bülteni’ne göre Vestel’in yerli otomobilinin adı ise “VEO” olacak. 6 farklı görselin paylaşıldığı başvuruya göre VEO'nun tasarımcıları ise şunlar: Burak Emre Altınordu, Kazım Doku ve Mehmet Kaya.

3 AYLIK İTİRAZ SÜRESİ VAR

Vestel’in tasarım tescil başvurunun yer aldığı Türk Patent ve Marka Kurumu’nun 9 Ekim 2018 tarihli Tasarımlar Bülteni’nde sözkonusu tasarımla ilgili itiraz sürecine de yer verildi.

Buna göre Vestel'in bu tesciline gerçek veya tüzel kişiler ile ilgili meslek kuruluşları gerekçelerini açıkça belirtmek ve ilgili yönetmelikte öngörülen şartları yerine getirmek koşuluyla, 3 ay içinde itirazda bulunabilecek. “VEO” adlı otomobilin tasarımıyla ilgili itiraz süreci 2019 yılının Ocak ayı ortasında sona erecek.

İşte Veo'dan ilk görüntüler:
















'ELEKTRİKLİ'YE ODAKLANACAK

Zorlu grup şirketlerinden Zorlu Enerji de dün elektrikli otomobil pazarına odaklanarak, 2019 sonunda Türkiye'nin her yerini elektrikli araçla dolaşabilecek şekilde bir sistem oluşturup, 200 ayrı lokasyonda hızlı şarj istasyonu kuracağını ve bunun için 10 milyon dolarlık bir yatırım gerçekleştireceğini duyurmuştu.

Eğer Vestel konsept adı VEO olarak belirlenen bu araçla otomobil pazarına girerse akılıl telefon pazarında Venüs ile yer alan grup otomobilde de VEO ile boy gösterecek.

Türkiye'nin Otomobili Girişim Grubu Sanayi ve Ticaret AŞ'de Zorlu Holding’in, Anadolu Grubu, BMC, Kök Grubu ve Turkcell ile birlikte yüzde 19'arlık payı bulunuyor.

Gürcan Karakaş’ın CEO olarak görevlendirildiği ve ilk prototipinin 2019 yılının sonunda çıkması beklenen yerli otomobil projesinde Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin ise yüzde 5’lik payı var.


10 Ekim 2018 Çarşamba

Rusya'da elektrikli otomobil satışları patladı

Rakam düşük ama "yüzdesi" büyük... Rusya'da yılın ilk sekiz aylık döneminde elektrikli otomobil satışları yüzde 72 oranında artış gösterdi

Otomotiv analiz ve istatistik ajansı Avtostat'ın yayımladığı veriler ülkedeki elektrikli otomobil sayısının düşük olmasına karşın satışların üst üste yedi aydır arttığına işaret ediyor.

Pazarın lideri 8 ayda 44 adet satılan Nissan Leaf. İkinci sırada 38 adetlik satış rakamıyla Tesla var.

Ülkedeki toplam elektrikli otomobil sayısı 2 bin 500 civarında. En çok elektrikli otomobil bulunan yerler Moskova, Podmoskovye tabir edilen Moskova'ya yakın yerleşimler ve St. Petersburg.

(Turkrus)

Zorlu Enerji, Türkiye'yi hızlı şarj cihazlarıyla donatacak

Zorlu Enerji Grup Başkanı Sinan Ak, "2019 sonunda Türkiye'nin her yerini elektrikli araçla dolaşabilecek şekilde bir sistem oluşturarak 200 ayrı lokasyonda hızlı şarj istasyonu kuracağız ve 10 milyon dolarlık bir yatırım gerçekleştirmiş olacağız" dedi
Zorlu Enerji Grup Başkanı Sinan Ak, şu anda İstanbul-İzmir-Ankara yolu üzerinde kurdukları 10 hızlı şarj istasyonunu bu yıl sonuna kadar 25'e çıkaracaklarını belirterek, "2019 sonunda Türkiye'nin her yerini elektrikli araçla dolaşabilecek şekilde bir sistem oluşturarak 200 ayrı lokasyonda hızlı şarj istasyonu kuracağız ve 10 milyon dolarlık bir yatırım gerçekleştirmiş olacağız." dedi.

Ak, Zorlu Enerji Solutions (ZES) markasıyla kurdukları hızlı şarj istasyonu modelini AA muhabirine anlattı.

Vestel'in şu anda hızlı şarj istasyonu konusundaki Ar-Ge çalışmalarını tamamlamak üzere olduğunu ve seneye seri üretime geçmeyi planladığını belirten Ak, Zorlu Enerji olarak Vestel'in ürettiği hızlı şarj istasyonlarını pazarda kullanacaklarını dile getirdi. Ak, bu anlamda işin henüz başında olduklarını fakat elektrikli araçların geleceğin en önemli konularından biri olacağını ifade etti.

Şu anda Türkiye'de elektrikli araç sayısının düşük olduğunu aktaran Ak, bunun sebebini ise hızlı şarj istasyonlarının yaygın olmamasına bağladı.

"Elektrikli araçta maliyet 4-5 kat daha az"

ZES kapsamında kurdukları istasyonların Türkiye'ye bir otomobil bayisinin getirdiği ilk seri üretim ve uzun menzilli elektrikli araç olan Jaguar'ı 45 dakikada doldurduğunu ve bu batarya ile 400 kilometrelik yol gidilebildiğini vurgulayan Ak, "Elektrikli araçlarda hızlı şarj istasyonlarıyla benzin veya dizel araçlarla karşılaştırıldığında 4-5 kata varan bir yakıt tasarrufu söz konusu. Maliyet evlerde şarj edildiğinde daha düşük ama daha uzun zaman alıyor. Bu şekilde şarj edildiğinde 400 kilometrede 54 liralık bir elektrik maliyeti çıkıyor ama zaman olarak çok uzun." diye konuştu.

Ak, bir istasyonda aynı anda dört aracın şarj edilebildiğini ifade ederek, kuracakları sistem hakkında, şu bilgileri verdi:

"10 hızlı şarj istasyonunu İstanbul-İzmir-Ankara üçgeninde ayrı lokasyonlarda kurduk. Biz bu istasyonların sayısını bu yıl sonuna kadar 25'e çıkaracağız. 2019 sonunda Türkiye'nin her yerini elektrikli araçla dolaşabilecek şekilde bir sistem oluşturarak 200 ayrı lokasyonda hızlı şarj istasyonu kuracağız ve 10 milyon dolarlık bir yatırım gerçekleştirmiş olacağız. Böylece, Türkiye'nin her tarafına elektrikli araçla gidebilecek şekilde bir hızlı şarj istasyonu ağı olacak. Ayrıca bir de aplikasyon geliştirdik ve hala üzerinde çalışıyoruz. Araçlar, aplikasyon üzerinden rezervasyon yapılıp şarj edilebilecek. Zaten şarj istasyonu arabayı tanıyacak ve ödemesi de uygulama üzerinden kolaylıkla yapılabilecek. Talebe göre de buradaki altyapıyı güçlendireceğiz."

Ak, aynı zamanda uygulama ile "rooming" sistemini de başlatabileceklerini ve bunun üzerinden ZES haricindeki şarj istasyonlarından da rezervasyon alınabileceğini söyledi.

"Yeni markalar Türkiye pazarına gelecek"

Ak, Jaguar'ın Türkiye'ye 2019'da bin elektrikli araç getirmeyi planladığını ve bunun yanı sıra birçok markanın da Türkiye'yi planlarına almaya başladığını anlattı. Bu kapsamda Türkiye'ye gelecek çok marka olduğunu belirten Ak, 2022-2023'te artık elektrikli araçların daha ucuza üretilebilir hale geleceğini kaydetti.

Ak, ABD'ye uygulanan gümrük vergileri sebebiyle Türkiye'ye gelecek markaların Avrupa, Japonya ve Çin markaları olacağını bildirdi.

ZES kapsamında yaptıkları çalışmayı Türkiye'ye bir yatırım olarak gören ama bu yatırımın getirisinin üç seneden sonra ancak başlayabileceğini belirten Ak, elektrikli araçların dağıtım şebekesine nasıl bir yük bindirdiğini araştırdıklarını ifade etti.

Elektrik dağıtım şirketlerinin 2020 sonrasındaki yatırım planları içerisine bu istasyon yatırımlarını almak durumunda kalacaklarını ve şirket olarak yurt dışında da hızlı şarj istasyonları kurmayı planladıklarına işaret eden Ak, "Avusturya ve Polonya'ya kadar olan Güneydoğu Avrupa'daki bütün ülkeleri sisteme dahil etmeyi düşünüyoruz. Oralarda şu an elektrikli araç yok, o yüzden olmayan yerde yapmak daha mantıklı." değerlendirmesinde bulundu.

6 Ekim 2018 Cumartesi

Otomotivde rekabet satış sıralamasını değiştirdi

Bu yılın 9 ayında yoğun rekabete sahne olan otomotiv pazarında birçok markanın satış sıralamasındaki yeri değişti.

Bu yılın ocak-eylül döneminde yüzde 26,1 daralan otomotiv pazarı, satış rakamlarını korumaya çalışan markaların yoğun rekabetine sahne oldu. Farklı kampanyalarla müşterilerin dikkatinin çekilmeye çalışıldığı yarışta, birçok markanın satış sıralamasındaki yeri de değişti.

Otomotiv Distribütörleri Derneği (ODD) verilerine göre, Türkiye'de 2018'in ocak-eylül döneminde 362 bin 465 otomobil, 100 bin 991 hafif ticari araç satıldı. 463 bin 456 olarak gerçekleşen toplam pazar, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 26,1 daraldı.

Bu yılın ocak-eylül döneminde otomobil ve hafif ticari araç toplam pazarında en çok satılan marka sıralamasında Renault yine zirvedeki yerini korudu. Renault liderliği bırakmasa da pazardaki daralmaya paralel satışları yüzde 22,3 azalarak 66 bin 517'ye indi. Aynı dönemde marka, pazar payını ise yüzde 13,6'dan yüzde 14,4'e çıkardı.

Geçen yılın 9 ayında sıralamada dördüncü olan Ford, bu yıl 50 bin 489 satışla ikinciliğe yükseldi. 50 bin 435 satış yapan Volkswagen ise üçüncülüğünü korudu.

Honda üç basamak yükseldi

Bu yılın 9 ayında otomobil ve hafif ticari araç toplam pazarında Fiat 49 bin 745 adetle dördüncülüğe geriledi. Fiat geçen yılın aynı döneminde 78 bin 785 adetlik araç satışı ile ikinci sırada yer almıştı. Hyundai ise 27 bin 639 adetle beşinci sıradaki yerini korudu.

2017'nin ocak-eylül döneminde sekizinci sırada yer alan Toyota, bu yıl 23 bin 409 satışla altıncılığa ulaştı. Dacia 22 bin 79 adetle bir basamak gerilerek listede yedinci oldu. Peugeot ise 21 bin 991 adetle bir basamak yükselerek sekizinci sıraya çıktı.

Listede 2017'nin 9 ayında 12'nci sırada bulunan Honda 20 bin 388 satışla dokuzuncu oldu. Mercedes-Benz 18 bin 577 satışla listede onuncu sırada yer aldı.

Volvo satışlarını en çok artıran marka

Bu yılın ocak-eylül döneminde 2 binin üzerinde satış rakamına ulaşan markalar incelendiğinde, 4 marka satışlarını artırırken, 16'sının satışlarında düşüş yaşandı.

Satışlarını geçen yılın 9 ayına göre en çok artıran marka yüzde 55,7 ile Volvo oldu. Volvo, bu yılın ocak-eylül döneminde 4 bin 175 satış gerçekleştirdi.

Volvo'yu yüzde 21,2'lik artışla Mitsubishi, yüzde 11,6 ile Honda ve yüzde 0,9 ile Skoda takip etti.

Söz konusu dönemde satışları en fazla azalan Citroen oldu. Geçen yılın 9 ayında 18 bin 92 adetlik satışa ulaşan Citroen, bu yılın aynı döneminde 9 bin 782 satış yaptı. Bu markayı yüzde 42,9'lık düşüşle Opel, yüzde 35,1'lik azalışla Volkswagen izledi.


28 Eylül 2018 Cuma

Türkiye, Avrupa'nın ticari araç üssü oldu!

2017 rakamlarına göre, otobüs ve kamyon üretiminde birinci, hafif ticari araçlarda üçüncü sırada yer alıyor

Bu yıl 67'ncisi düzenlenen dünyanın en önemli ticari araç fuarı IAA Hannover'e rekor seviyede 110 firmayla katılan Türkiye, gövde gösterisi yaptı. Türk otomotiv sanayisi fuarda sergilediği yeni modellerle, Avrupa'nın ticari araç üssü olduğunu kanıtladı.

4 MILYON $'LIK YATIRIM YAPTI

ANADOLU Isuzu, Hannover 2018 Ticari Araç Fuarı'nda Türkiye'de üretilen ilk yüzde 100 elektrikli kamyonu NPR 10 EV'nin de dünya lansmanını gerçekleştirdi. Anadolu Isuzu tarafından gelecekte sunulacak hibrit ve elektrikli araç ürün yelpazesinin ilk üyesi olan NPR 10 EV, 4 milyon dolarlık bir yatırımla ve 70 kişilik özel bir ekip tarafından geliştirildi.

ELEKTRIKLI JEST'E SIPARIŞ YAĞDI

KARSAN elektrikli Jest'i Hannover'de tanıttı. Büyük beğeni toplayan Jest Electric'e sipariş yağdı. BMW tarafından geliştirilen 33 ve 66 kW-saat'lik bataryalarla tercih edilebilen Jest Electric, 165 km menzil sunarken, geleneksel alternatif akımlı şarjla 8 saatte, hızlı şarjla ise 1.2 saatte şarj olabiliyor.

9 DAKIKALIK HIZLI ŞARJLA 90 KM

TEMSA, seri üretime hazır hale getirdiği elektrikli Avenue Electron'u Hannover Ticari Araç Fuarı'nda vitrine çıkardı. 12 metrelik 35 koltuklu 85 kişilik yolcu kapasitesine sahip otobüs, tam şarjla 230 kilometrelik bir mesafeyi kat edebiliyor. Hızlı şarj özelliği bulunan araç bu sayede 9 dakikalık şarjla 90 km gidebiliyor.

BMC'DEN YENI KAMYON AILESI

BMC, yeni kamyon ailesini Hannover'de tanıttı. Tuğra adı verilen kamyon 4 yıllık bir çalışma ile geliştirildi. Şantiyede veya yolda; her yükte, her koşulda azami performansı sağlayan motor gücüne sahip Tuğra, verimli motor-şanzıman entegrasyonu ve hafifletilmiş şasi yapısı sayesinde düşük yakıt tüketimi sağlıyor.

ÖDÜLLÜ F-MAX'A KADIN ELI

FORD Trucks'ın IAA Hannover Uluslararası Ticari Araç Fuarı'nda dünya prömiyerini yaptığı yeni çekicisi F-Max, "2019 Yılın Uluslararası Kamyonu" ödülünü almaya hak kazandı. F-Max, 1200 Ford Otosan mühendisi tarafından 5 yıllık çalışma sonunda üretildi. Ford Trucks F-Max'in tasarım ekibinin başında ise bir kadın bulunuyor.

24 Eylül 2018 Pazartesi

İşte Tesla'nın yeni rakibi! Yüzde 100 yerli üretim

Elon Musk’ın yılın başında tanıttığı elektrikli kamyon konsepti ‘Tesla Semi Truck’a en büyük rakip Sancaktepe’den çıktı

Almanya’nın Hannover şehrinde düzenlenen ‘Uluslararası Ticari Araç Fuarı’nda (IAA) göğsümüzü kabartan birçok gelişme yaşandı.

8 yıl önce Amerikan otomotiv devi Ford’u ağır ticari araç pazarına yeniden girmeye ikna eden FordOtosan, bu doğrultuda 500 milyon doları bulan yatırımla geliştirdiği yüzde 90’ı yerli ilk global kamyon olan Ford F-Max’i Hannover’de dünyaya tanıttı.

5 yılda Türk mühendisleri tarafından geliştiren F-Max, daha yollara çıkmadan fuarın büyük ödülü olan “2019 Uluslararası Yılın Kamyonu Ödülü”ne layık görüldü. Daha önce alınan ticari araç ödülleri temsil edilen markaların geliştirdiği, üretiminin Türkiye'de yapılması özelliği taşıyordu ancak tamamı Türk mühendisler tarafından tasarlanan F-Max'e verilen ödül bu açıdan da Türkiye'de bir ilk

Hürriyet'ten Emre Özpeynirci'nin haberine göre, Ford Otosan dışında fuara Türk firmalar adeta çıkarma yapmış. BMC’den Karsan’a, Temsa’dan Anadolu Isuzu’ya kadar bir çok Türk şirketi dikkat çeken ve ilgi gören yenilikçi modellerini ilk kez Hannover’de sergiledi. Karsan, BMW ile elektrik motorlu araçlar için gerçekleştirdiği tedarik anlaşmasının ilk ürünü olan elektrikli midibüsü ‘Jest Electric’i, BMC merakla beklenen ve yollara geri döndüğü yeni kamyon ailesi ‘Tuğra’yı, Temsa seri üretime hazır hale getirdiği elektrikli otobüsü ‘Avenue Electron’u ve Anadolu Isuzu ise fuarın en önemli araçlarından biri olan yüzde 100 elektrikli kamyonu ‘NPR 10 EV’yi dünyaya Almanya’dan tanıttı.

Ekonomik dalgalanma yüzünden iç pazarda oldukça gerileyen otobüs ve kamyon satışlarına karşı Hannover Türk şirketleri için ihraç pazarlarını ve adetlerini arttırmak için büyük bir fırsat olarak dikkat çekti.

TESLA'DAN DAHA İYİ

Dış basında geniş yer bulan araç ise tamamen Türkler tarafından tasarlanan ve geliştirilen geleceğin kamyonu ‘F-Vision’ oldu. Koç Holding ve Amerikan Ford ortaklığı olan Ford Otosan’ın Sancaktepe’deki dev Ar-Ge merkezinde yaratılan bu yüzde 100 elektrikli ve 4. seviye otonom (sürücüsüz) kamyon konsepti, kısa bir süre önce Türkiye’yi de ziyaret eden Silikon Vadisi’nin çılgın mucidi Elon Musk’ın 2018 yılının başında tanıttığı elektrikli kamyon konsepti ‘Tesla Semi Truck’ın en büyük rakibi.

Aslında Musk’ın tanıttığı kamyondan bile daha ileri seviyede olduğu rahatlıkla söylenebilir çünkü Tesla’nın elektrikli kamyonunda otonom 2. seviyede bulunuyor. Yani yarı otonom. Ford Otosan’ın geliştirdiği geleceğin kamyonu ise 4. seviye otonom özelliğine sahip.

F-Vision isimli kamyon konseptinin başındaki isim olan Ford Otosan Genel Müdürü Haydar Yenigün, “F-Vision konsept aracımız gelecek için neler hayal ettiğimizin, hatta daha ötesinde neler üzerinde çalıştığımızın ipuçlarını veriyor. Teknoloji bizim için gelecek demek. Bu teknolojileri yıllardır yatırım yaptığımız Türkiye’nin en büyüğü olan Ar-Ge merkezimiz sayesinde hayata geçiriyor, geleceği şekillendiriyoruz” yorumunu yapıyor.

21 Eylül 2018 Cuma

Benzine gelen zamlar araç sahiplerini LPG’ye yönlendirdi

Son haftalarda benzin fiyatlarının 7 TL’ye yaklaşması ile vatandaşlar araçlarına LPG taktırmaya başladılar. Türkiye genelinde son bir ay içerisinde LPG’ye geçiş yapan sayısı 10 bini geçti.
Son haftalarda benzin fiyatlarının 7 TL’ye yaklaşması ile vatandaşlar araçlarına LPG taktırmaya başladılar. Türkiye genelinde son bir ay içerisinde LPG’ye geçiş yapan sayısı 10 bini geçti.

Dövizin artması ile benzine gelen zamlar pompada vatandaşın cebini yakmaya başlayınca araç sahipleri benzine oranla daha avantajlı olan LPG’ye geçmeye başladı. Gelen son zamlar ile birlikte 7 TL sınırına dayanan benzine oranla yarı yarıya fiyatı daha düşük olan LPG, vatandaşların son zamanlarda daha çok tercihi oldu. Son bir ay içerisinde Türkiye genelinde LPG’ye geçen araç sayısı 10 bin 500’ü geçti.

Akaryakıttaki artışların nedeninin dövizdeki artış olduğunu söyleyen Kütahyalı LPG ustası Emre Dinç, benzin fiyatlarının da LPG’ye oranla çok yüksel olmasından dolayı son bir ay içerisinde vatandaşların araçlarına LPG taktırmaya başladıklarını dile getirdi. Dinç, “Döviz artışları petrole bağlı olan fiyatları artırdı. Benzin ve mazottaki pahalılık vatandaşları LPG’ye yönlendiriyor. Şuanda Türkiye’de aylık ortalama LPG’ye geçen araç sayısı 10 bini geçmiş durumda. LPG’nin emniyetsiz, patlama gibi nedenlerde çekinen vatandaşlar vardı, şimdi bu aksiliklerin tamamı ortadan kalktı. LPG artık emniyetli bir sistem. Yeterli TSE yetkili firmalar tarafından yapılması önemli. Şuanda tüm tanklarda çeşitli testlerden geçiriliyor ve TSE ve İSO 9001 belgesi almış tanklar. Artık vatandaşlar cebini düşündüklerinden dolayı bizde geliştirdiğimiz sistem sayesinde LPG’de olan araç ile benzin performansını alıyoruz ve benzine oranla daha ekonomik hale getiriyoruz. LPG taktırma fiyatları ise şuanda bin TL ile 17 bin TL arasında değişmekte. Bazı parçalarda yurt dışı kaynaklı olmasından dolayı küçük oynamalar oluyor” diye konuştu.

Benzine göre LPG’nin fiyatının yarı yarı olduğunu söyleyen araç sahip Mikail Üçpınar, “Artık benzin fiyatları 7 TL’nin üstüne çıktı. LPG’nin de benzine oranla yarı yarıya olmasından dolayı vatandaşların çoğu aracına artık LPG taktırmaya başladılar. Benim aracımda gazlı, ben son zamlardan sonra aracımda daha ekonomik bir sürüş için bakıma geldim. Artık aracım LPG’de benzindeki gibi bir performans veriyor” dedi.

Şu anda akaryakıtta fiyatın artmasından dolayı LPG taktırdığını söyleyen Ercan Adakuş, “Fiyatların yüksek olmasından dolayı ben de aracımı LPG’ye çevirdim. Vatandaşların endişe duyduğu konulardan birisi de LPG taktırdıktan sonra araçlarda performans düşüklüğü olması. Ancak gelişen teknoloji ile artık LPG’de araç benzindeki gibi performans alabiliyoruz” şeklinde konuştu.

Karar

17 Eylül 2018 Pazartesi

Dizel mi, benzin mi, otogaz mı?

Akaryakıt fiyatlarının etkisiyle yakıt cimrisi araçlar revaçta. Dizel araç sayısı sadece son 5 yılda 2 milyon arttı. Ancak kulaktan dolma ve ezbere bilgiler sizi yanıltmasın. Kullanım alışkanlıkları da çok önemli.

Trafikteki toplam araç sayısı 22.7 milyon, bunun yüzde 54.3’ü yani 12.3 milyonu otomobillerden oluşuyor. Otomobillerin 3.1 milyonu benzinli, 4.5 milyonu dizel, 4.7 milyonu ise otogazlı (LPG).

Posta'da yer alan habere göre; son 5 yılda en büyük artış dizel araçlarda görüldü. 2013’te dizel araç sayısı 2.5 milyondu. Yani 2 milyon adetlik artış söz konusu. Sıfırlanacaksa aynı dönemde benzinli araç sayısı sadece 234 bin, otogazlı araç da 765 bin adet arttı. Talebin benzinden ziyade dizel ve otogaza dönmesinin en önemli nedeni akaryakıt maliyeti. Ancak benzin, araç alırken bir avantaj olarak görülüyor. Sıfır araçta bu avantaj daha belirgin.

Örneğin; şu anda aynı donanıma sahip araçlardan benzinli olan, dizele göre 22 bin lira daha ucuz. 105 bin Km sonra 1.6 veya 1.2 turbo benzinli bir araç şehir içinde ortalama 8.5 litre yakıyor. 1.6 dizel bir araç da şehir içinde 100 km’de yaklaşık 6 litre tüketiyor. Km’de benzinli araç 58 kuruş, dizel ise 37 kuruş yakıyor. Fark 21 kuruş. Yani 6 litre yakan dizel aracı tercih eden bir kişi benzinli ile farkı ancak 105 bin kilometrede veya hergün yaklaşık 50 kilometre yol yapıyorsa 6 yılda kapatabiliyor. Dizelde artıya geçmek için 105 bin km’nin aşılması şart. 6 yıldan uzun kullanmayacaksanız baştan 22 bin lira fazladan ödemeyin.

LPG'DE DURUM NE?

LPG’li araçlar, km’de benzinliye göre yüzde 20 fazla yakıyor. Benzin 6.88 lirayken, otogaz ise 3.79 lira. 100 km’de 8.5 litre tüketen benzinli araç 58.48 lira, tüketimi 10.2 litre olan LPG’li araç 38.65 lira yakıyor. LPG’li de 100 km’de 19.82 liralık avantaj var. Otogaz sistemlerinin maliyeti 1600-3500 lira arasında. LPG şu haliyle avantajlı gibi. Ama soğuk havalarda aracın benzinden LPG’ye geçmesi 4-5 Km’yi buluyor. LPG benzinliye göre avantajlı gibi görünse de dizelin gerisinde kalıyor.

PRATİK BİLGİLER

Rölantide ısıtma yapmayın
Ani fren ve kalkıştan kaçının
Yokuş aşağı gaza dokunmayın
Fazla ağırlıklardan kurtulun. Örneğin stepne yerine lastik tamir kiti (hava spreyi gibi) taşıyın
Üreticinin tavsiye ettiği lastik ebatını kullanın
Araç bakımını zamanında yaptırın
Hava ve yakıt filtresini her bakımda değiştirin
Vitesi boşa almayın
Sık sık camları indirip kaldırmayın, tüketim artar
Sis farlarınızı zorunlu olmadıkça yakmayın
Klimayı gerek duymadıkça kullanmayın. Kullanmak yakıt tüketimini yüzde 3 arttırır
Açık camlar 100 km/saat hızda yüzde 3-4 ekstra yakıt tüketimine yol açar
Lastik hava basıncını fabrika verilerinde tutun. Doğru hava basıncı yüzde 5 tasarruf etmenizi sağlar
Düz yolda ara ara ayağınızı gazdan çekin, araç kendi kuvvetiyle yol alsın. Yakıt tüketiminde çok fark eder
Camlar açık gitmek tüketimi artırır. İlle de açacaksanız 2 parmak aralık bırakın
Aracınızda start-stop özelliği varsa yoğun trafikte ve ışıklarda açık tutun
Uzun yolda hız sabitleyici (cruise control) kullanın
Gaz pedalı yakıt tüketiminde kilit öneme sahip. Dur-kalklarda gaz pedalına çok basmayın
İkince el otomobillerde düşük km’li ve garantisi devam eden dizel araçlara talep olsa da km arttıkça benzinli araçlar öne çıkıyor


Dizelin son kalesi artık hibritçi

Avrupa’da dizelin son kalesi Fransa, hibrit modasına uydu. Hibrit satışlarının yüzde 33.4 arttığı Fransa, 2018’in ilk altı ayında Avrupa’nın en büyük üçüncü hibrit ülkesi oldu.

Avrupa'nın en büyük dizel pazarına sahip ülkesi Fransa da modaya uydu. Fransızlar emisyon skandalı sonrasında popülaritesini kaybeden dizelden uzaklaşmaya ve çevreci araçlara yönelmeye başladı.
Avrupa Otomobil Üreticileri Birliği (ACEA) 2018 ilk altı aylık verilerine göre, Avrupa Birliği'nde 212 bin 699 adet hibrit otomobil satıldı. EFTA ülkeleriyle birlikte bu rakam 305 bin 209 adede yükseldi.
Dizelin son kalesi Fransa, ilk altı aylık sonuçlara göre Avrupa'nın en çok hibrit satılan üçüncü ülkesi oldu. Fransa'da 7 bin 109 adedi plug-in hibrit olmak üzere toplam 52 bin 515 adet hibrit otomobil satıldı. 2017'nin aynı dönemine göre satışlar yüzde 33.4 arttı. Hibrit otomobillerin pazar payı yüzde 3.47'den yüzde 4.42'ye yükseldi.

DİZELİN PAYI YÜZDE 12 DÜŞTÜ
İlk altı ayda elektrikli otomobil satışları yüzde 6 artışla 13 bin 555 adetten 14 bin 381 adede çıktı. Elektrikli otomobillerin pazar payı yüzde 1.21 olarak gerçekleşti. Aynı dönemde dizel otomobillerin payı ise yüzde 12 düşerek, yüzde 40'a geriledi.
İlk altı ayda Avrupa'da en çok hibrit satılan pazar ise 65 bin 377 adetle İngiltere oldu. Aynı dönemde Almanya'da 60 bin 904 adet, İtalya'da 44 bin 203 adet, İspanya'da 40 bin 430 adet hibrit otomobil satışı gerçekleşti.

İKİ YILDA YÜZDE 346 ARTTI
Türkiye'de de hibrit otomobillere ilgi hızla artıyor. Son iki yılda hibrit segmenti yüzde 346 büyüdü. 2016'da bin 10 adet olan hibrit satışları 2017'de 4 bin 507 adede yükseldi. Otomotiv Distribütörleri Derneği verilerine göre 2018'in ilk sekiz ayında ise 2 bin 858 adet hibrit otomobil satıldı. 2017'nin aynı döneminde hibrit satışı 2 bin 359 adet olarak gerçekleşmişti. Avrupa'nın gelişmiş pazarlarına göre satış rakamları düşük olsa da Türkiye hibrit potansiyeli en yüksek ülkelerden biri.
Türkiye, ilk altı aylık sonuçlara göre Avrupa'da hibrit satılan 26 ülke arasında 17'nci olarak, 2 bin 113 adet hibrit satışıyla, Yunanistan, Romanya, Slovakya, Slovenya gibi Avrupa ülkelerini geride bıraktı.

Avrupa'da Türkiye'de teşvik genişletilmeli
Avrupa ülkelerinde çevreci araçlar için çeşitli teşvikler uygulanıyor. Avrupalı tüketiciler vergi indirimi gibi cazip koşullar nedeniyle hibrit araçları tercih ediyor.
Son iki yıldır Türkiye'de de 1.8 lt motorlu hibrit araçlar için teşvik uygulanıyor. Ancak, Türkiye'de satışa sunulan hibrit model sayısının artması ve pazarın büyümesi için teşvik kapsamının genişletilmesi isteniyor.

Avrupa'da Türkiye'de teşvik genişletilmeli hibrit otomobil satışları (adet)
İngiltere 65.377
Almanya 60.904
Fransa 52.515
İtalya 44.203
İspanya 40.430
Norveç 24.422
İsveç 22.829
Belçika 14.579
Hollanda 12.808
Polonya 11.198

(Ufuk Sandık / Sabah)