Türkiye otomotiv satışlarında Avrupa'da 6. oldu

ODD: 2018'de Türkiye %34,99 azalış ile Avrupa otomotiv satışları sıralamasında 6. oldu

2018 yılında Türkiye, %34,99 azalış ile Avrupa otomotiv satışları sıralamasında 6. ülke konumunda yer aldı.

Otomotiv Distribütörleri Derneği'nden yapılan açıklamaya göre, AB (28) ve EFTA ülkeleri toplamına göre otomotiv pazarı 2018 yılında %0,4 arttı ve 18.194.404 adet seviyesinde gerçekleşti. 2017 yılında 

18.122.209 adet satış gerçekleşmişti.

Açıklamada şöyle denildi:

"AB (28) ve EFTA ülkeleri toplamına göre 2018 yılında en fazla düşüş %14,4 ile İzlanda’da, %6,1 ile İngiltere’de ve %5,6 ile İsveç’te yaşandı. 2018 yılında satışlarını en çok artıran ilk üç pazar sıralamasında Litvanya %23,5, Romanya %21,0 ve Hırvatistan %16,6 oranlarıyla yer aldı.

AB (28) ve EFTA ülkeleri toplamına göre otomotiv pazarı 2018 Aralık ayında %8,0 azaldı ve 1.244.112 adet seviyesinde gerçekleşti.

2017 yılının aynı ayında toplam 1.351.998 adet satış gerçekleşmişti. AB (28) ve EFTA ülkeleri toplamına göre 2018 Aralık ayında en fazla düşüş %43,7 ile İzlanda’da, %32,4 ile İsveç’te ve %25,0 ile Çek Cumhuriyeti’nde yaşandı. 2018 yılının aynı ayında satışlarını artıran ilk üç pazar sıralamasında Hırvatistan %17,7, Litvanya %17,4 ve Hollanda %12,7 oranlarıyla yer aldı.

AB (28) ve EFTA ülkeleri toplamına göre otomobil pazarı 2018 yılında 2017 yılına göre %0,04 azaldı ve toplam 15.624.486 adet seviyesinde pazara ulaşıldı. 2017 yılında 15.630.555 adet satış gerçekleşmişti.

AB (28) ve EFTA ülkeleri toplamına göre 2018 yılında geçen yıla göre en fazla düşüş sırasıyla %15,6 ile İzlanda’da, %6,8 ile İngiltere, İsveç ve Norveç’te görüldü. 2018 yılında, 2017 yılına göre satışlarını en çok artıran ilk üç pazar sıralamasında Litvanya %25,4, Romanya %23,1 ve Hırvatistan %18,7 oranlarıyla yer aldı."

Peugeot dünya genelinde büyümeyi sürdürdü

2018 yılında dünya genelinde 1 milyon 740 bin 283 araç satan Peugeot,satış performansı ile Avrupa’da satışlarını en çok artıran 10 markadan biri oldu.

Peugeot, 2018 yılında da büyümesini sürdürerek 16 ülkede pazar payı ve satış rekorları kırdı.

Şirketten yapılan açıklamaya göre, Peugeot, dünya çapındaki satışlarını yüzde 2,4 arttırarak 2018 yılında da büyümesini sürdürdü.

2018 yılında dünya genelinde toplam 1 milyon 740 bin 283 araç satan Peugeot, sergilemiş olduğu satış performansı ile Avrupa’da satışlarını en çok artıran 10 markadan biri oldu. Peugeot ülke bazında da rekorlarla dolu bir yıl yaşadı ve 16 ülkede pazar payını rekor seviyeye çıkardı ve/veya satış rekoru kırdı. Fransa ve İtalya’da rekor pazar payına ulaşan Peugeot, Portekiz, Yunanistan ve İrlanda’da hem pazar payı hem de satışta rekor kırdı. Peugeot ayrıca İspanya, Polonya, Şili, Çek Cumhuriyeti, Fas, Japonya, Meksika, Slovakya, Hong Kong, Hırvatistan ve Estonya’da da satış rekoru elde etti.

Peugeot, 2018 yılında ciddi bir daralma yaşayan Türkiye’de de pazar payını artırdı.

Açıklamada görüşlerine yer verilen Peugeot Türkiye Genel Müdürü İbrahim Anaç, "Peugeot Türkiye olarak daralan bir pazarda 2017 yılına oranla 2018 yılında pazar payımızı 0,7 puan arttırarak yüzde 4,2’den yüzde 4,9’a çıkardık. 2017 yılında Türkiye’nin markalar sıralamasında 9’uncu sırada yer alırken 2018 yılında 7’nciliğe yükseldik. Özellikle bu başarıda, satış adetleriyle C-SUV segmentinin podyumunda yer alan Peugeot SUV 3008 modelimizin payı büyük." ifadelerini kullandı.

- Üst donanım paketlerine ilgi büyük

Peugeot, 2017 yılında kırdığı hafif ticari araç segmentindeki rekorunu 2018 yılında yüzde 4 artırarak dünya genelinde 243 bin hafif ticari araç satışı gerçekleştirdi. Peugeot, 2018 yılında yüzde 6 artışla 73 bin Boxer ve yüzde 31 artışla 78 bin Expert/Traveller ile satış rekoru kırdı. Uluslararası Yılın Ticari Aracı (IVOTY) seçilen yeni Peugeot Partner 11 binin üzerinde, yeni Peugeot Rifter ise 20 binin üzerinde sipariş aldı.

Peugeot’nun sınıf atlama stratejisinin başarısı ürünlerin versiyon dağılımda kendini gösterdi. Peugeot müşterilerin yüzde 21’i, bir önceki yıla göre yüzde 2 artışla, tercihini GT Line, GT ve GTi olmak üzere markanın üst versiyonlarından yana kullandı. Ayrıca Peugeot müşterilerinin yüzde 36’sı, bir önceki yıla kıyasla yüzde 6 artışla, tercihin otomatik şanzımandan yana kullandı.

İkinci el oto ihracat yolcusu

Hükümet, 2 milyar dolarlık potansiyeli bulunan ikinci el otomobil ihracatının önünü açmak için düğmeye bastı. Afrika ve Asya hedef pazar olarak öne çıkıyor

Sabah Gazetesi'nden Metin Can'ın haberine göre; Hükümet, 20 yaş üstü araçların hurdaya ayrılmasını teşvik eden yasanın ardından, şimdi de ikinci el otomobil ihracatının önünü açmaya hazırlanıyor.

Otomotiv dünyasının temsilcilerinden görüş almaya başlayan bakanlık yetkililerinin çalışmasına göre bu alanda 2 milyar dolarlık ihracat potansiyeli bulunuyor.

KDV İADESİ İÇİN FORMÜL

Yapılması gereken düzenlemelerin başında ise ihracatta sağlanan KDV iadesinin bu alanda da geçerli olması. Hükümet ve özel sektör temsilcileri buradaki KDV mahsuplaşmasının nasıl gerçekleşeceği konusunda birkaç formül üzerinde çalışıyor. Araçların çıplak fiyat üzerinden ihracatının yapılması durumunda Almanya'dan alınan lüks otomobillerin yine Almanya'ya satılması dahi mümkün olacak.

HEDEF PAZAR AFRİKA VE ASYA

Afrika ve Asya pazarı ikinci el ihracat için cazip fırsatlar sunuyor. İlk yıl 200 bin, 5 yılda ise 1 milyon aracın dünyaya ihracatı büyük kazanç sağlayabilir. Bu verilere göre iki yıl içinde 2 milyar dolarlık ihracat gerçekleşebilir. Ayrıca karbon salınımı açısından da Türkiye'nin notu yükselecek.

HURDA TEŞVİKİ KADAR ÖNEMLİ

Sabah'a konuşan İstanbul Motorlu Araç Satıcıları Derneği Başkanı Hayrettin Temel ve Yönetim Kurulu Üyesi Oğuz Zorlu, "Hazine ve Maliye Bakanlığı temsilcileri bu konuda titiz bir çalışma yapıyorlar. Bizlerden de fikir aldılar. Zira bu düzenleme hayata geçerse geçmişte yaşanan hurda teşviki oranında piyasada canlanma olur. Eski araçları Türkiye'nin dışına çıkartan, başka ülkelere ihraç edebilen ve böylece hem eski araçlardan kurtulup, hem de ihraç geliri sağlayacağımız yeni iş modeli doğacak" değerlendirmesinde bulundu.

TEDBİRLİ OTOMOBİLLER İÇİN ÇALIŞMA

Özel ithalatla ülkemize getirilen ve üzerinde tedbir bulunan lüks otomobillere yönelik düzenlemenin de masada olduğu öğrenildi. Sektör temsilcilerinin verdiği bilgiye göre, şu anda 42 bin araç bu problemle karşı karşıya. Yeni bir düzenleme yapılır ve vergi ödeme kolaylığı sağlanırse devlet 1.5 milyar TL gelir elde edebilir.

Dünya pazarı yerli oto dedi

ABD, Almanya, Fransa, Japonya gibi ülkelerde tüketiciler yerli otomobil markalarını tercih ediyor. Son yıllarda Türkiye’de de benzer bir durum yaşanıyor. Türkiye’de üretilen yerli modellerin satışı artıyor

Son altı yıldır sürekli büyüyen global otomotiv pazarı 2018'de frene bastı. Global satışlar yüzde 0.2 düşüşle 96.5 milyon adet olarak gerçekleşti.

2017'de 26 milyonu ticari araç, 70.8 milyon adeti otomobil olmak üzere toplam 96.8 milyon adet araç satılmıştı. Dünyanın en büyük otomotiv pazarları incelendiğinde en çok satan modellerin o ülkelerin markalarına ait olduğu görülüyor. Bu tablo 2018'de de değişmedi. ABD, Almanya, Fransa, Japonya ve İngiltere gibi ülkelerde tüketiciler, kendi ülkelerinin damgasını taşıyan markaları tercih etti. Ya da kendi ülkelerinde üretim yapan markaları satın aldı.

PAZARDA DENGE DEĞİŞTİ

Son yıllarda Türkiye'de de benzer bir eğilim var. Tüketiciler, artık Türk işçi ve mühendislerin emeği ile üretilen otomobilleri tercih ediyor. Bunun sonucunda otomotiv pazarında ithal-yerli dengesi değişmeye başladı. İthal otomobillerin pazar payı gerilerken, Türkiye'de üretilen modellerin pazar payı hızla arttı. Bu değişim 2018'de hızlandı. Pazarda en çok satılan ilk beş otomobil yerli oldu. İthal otomobilin pazar payı yüzde 70'den yüzde 63.3'e düştü. Türkiye'de üretilen otomobillerin payı ise 6.7 puan yükselerek yüzde 36.7'e çıktı. Tahminlere göre 2019'da 220 bin adeti ithal olmak üzere Türkiye'de toplam 350 bin binek otomobil satılacak. İthal otonun payı yüzde 62.8'e gerileyecek.

ALMANYA: VW GOLF

Almanya'da en çok satan marka 541 bin adetle Volkswagen oldu. Alman tüketıcıler 2018'de en çok VW Golf modelını tercih etti. Golf 211 bin adet sattı.

JAPONYA: NISSAN NOTE

2018'de en çok satan marka 1 milyon 508 bin adetle Toyota, en çok satan model ise 136 bin 324 adetle Nissan Note oldu.

TÜRKİYE: FIAT EGEA SEDAN

Türkıye'de Renault 85 bin adetle pazarın lideri oldu. tüketicilerin en çok tercih ettiği modeL Fıat Egea ıse 34 bin adet sattı.

İNGİLTERE: FORD FIESTA

İngiltere'de pazarın bir numarası 254 bin adetle ford oldu. en çok satan modeller listesınde ise 95 bin adetle Ford Fiesta ilk sırada yer aldı.

FRANSA: RENAULT CLIO

Fransa'da en çok satan marka Renault oldu. Ana üretım merkezi Bursa olan Renault Clıo 123 bin adetle en çok satan modeller listesine adını yazdırdı.

ABD: FORD F-150

ABD'de en çok satılan marka Ford oldu. En çok tercıh edilen model ise 87 bin adetle F-150 pıck-up oldu. F-150 açık ara fark attı.

(Sabah/Ufuk Sandık)

Yerli otomobil bir yıl uzuyor mu?

Bugüne kadar bakan seviyesinde yapılan açıklamalarda da yerli otomobilin 2021 yılında piyasaya sürüleceği açıklanmıştı. Dün yerli otomobilin grubunun CEO'su Gürcan Karakaş'ın 2022 tarihini işaret etmesi ise kafaları karıştırdı.

2018 yılında TOBB ve özel sektörün 5 büyük firması bir araya gelerek Türkiye'nin Otomobili Girişim Grubunu kurdu. Sektörde uluslararası deneyime sahip olan Gürcan Karakaş ,CEO olarak görevlendirildi. O günden bu yana Türkiye’nin Otomobili ilk defa 2019 yılında Cenevre Otomobil Fuarı’nda sergilenecekti, sonrasında bu süre 2021 olarak güncellendi.

Dün ise ise Türkiye Otomobil Girişim Grubu’nun CEO’su Gürcan Karakaş yaptığı konuşmada “Türkiye'de çok önemli bir değişime hep birlikte tanıklık ediyoruz. Hedefimiz ülkemizde bir mobilite ekosistemi yaratmak ve 2022 yılından itibaren hepimize gurur verecek ürünlerle küresel arenaya çıkmaktır. ‘Bunu yapabilecek güçteyiz' kısmını çoktan aştık, çünkü yola çıktık, yapıyoruz” dedi.

Ayrıca Karakaş, “Bu projeye sadece bir otomobil projesi olarak bakmıyoruz. Başından beri hep “otomobilden daha fazlasını yapmak üzere yola çıktık” dedik çünkü projemizin harekete geçireceği ekosistemin GSMH’ya katkısı 50 milyar avro, cari açığa olumlu katkısı 7 milyar avro ve istihdama katkısı ise doğrudan ve dolaylı olarak yaklaşık 20 bin kişi olacaktır. Ayrıca bu proje teknoloji, yani akıllı araçlar ve buna bağlı ekosistemler üreten sayılı gelişmiş ülkeler arasına katılmamıza liderlik edebilecek bir teknoloji dönüşüm projesi olarak da stratejik bir öneme sahip” açıklamasında da bulundu.

Bir önceki Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü daha önce yaptığı açıklamalarda yerli otomobilin 2021 yılında piyasaya sürüleceğini söylemişti. 

Sözcü

Egzoz emisyon ölçümü olmaması ağır kusur sayılmayacak

Ulaştırma ve Alt Yapı Bakanlığı, 16 Ocak 2019 tarihi itibari ile milyonlarca sürücüyü ilgilendiren önemli bir uygulamayı hayata geçirdi.

Yapılan düzenlemeyle, eskiden "ağır kusur" olarak sürücünün karşısına çıkan egzoz emisyon ölçümleri, kusurlar tablosu güncellenerek artık hafif kusur kapsamına alındı.

TÜVTÜRK'ten alınan bilgiye göre, egzoz emisyon ölçümü yaptırmak isteyen vatandaşlarında bu hizmeti istasyonlardan 65 TL karşılığında alabileceği öğrenildi.

Ayrıca, önceki muayenelerde egzoz emisyon ölçümü olmadığından muayene tekrarına kalan sürücülerinde, yeni uygulamadan faydalanabileceği belirtildi.

Türkiye'nin ilk yerli ve milli motoru çalışmaya hazır

BMC Yönetim Kurulu Üyesi Taha Yasin Öztürk, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla Sakarya'nın Karasu ilçesinde düzenlenen "BMC Gelecek 50 Yıl Buluşması", BMC Karasu Fabrikasının temel atma töreninin yanı sıra canlı bağlantı ile BMC İzmir Pınarbaşı Fabrikası'nın açılışında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın himayesinde ve onun büyük vizyonuyla Türkiye'de 17 yıldır başarıyla devam eden milli ve yerli sanayi oluşturma yolculuğunun önemli adımlarından birini attıklarını söyledi.

BMC'nin 1964 yılında kurulan ve bugüne kadar ülkenin hizmetine sunduğu ürünlerin yanı sıra 80 ülkeye yaptığı ihracatla değerli bir marka haline geldiğini ifade eden Öztürk, "2014 yılından bu yana Türkiye ve Katar stratejik ortaklığı olarak dünya markası olma yolunda yerli ve milli mühendislikle gece gündüz çalışarak, büyüyerek yoluna devam etmektedir. 2014 yılı başında yapılan ihalede, yaklaşık 360 milyon dolar tutarında bir değerle Türk ve Katarlı ortaklar tarafından satın alınan BMC, o günde de çok değerli bir markaydı." şeklinde konuştu.

Öztürk, BMC'nin bu günlere geldiği süreci anlatarak, şöyle devam etti:

"O gün çıktığımız yolculukta yürekten inanarak, çok çalışarak ve toplamda 1 milyar dolar civarında bir yatırım ve işletme sermayesini, 10 yıllık çok detaylı bir iş planı doğrultusunda kullanarak, bugün gururla size faaliyetlerimizi anlatabileceğimiz bir noktaya ulaştık. Allah'ımıza şükrediyoruz bize bu günleri nasip ettiği için. Bugün 3 bin çalışanımız, askeri zırhlı araç, askeri taktik ve lojistik araç; tank, otobüs, ticari araç, raylı sistem ürünleri, kara motorları ve şanzıman alanlarında onlarca farklı üründen oluşan ürün gamı ile ülkemize ve dünya ülkelerine hizmet veriyoruz."

"Ülkemiz ekonomisine yıllık 5 milyar dolar katma değer üretecek"

Büyüyen hayalleriyle artık mevcut tesislere sığmadıklarını anlatan Öztürk, şunları kaydetti:

"Burada Sakarya Karasu'da gelecek 50 yılı inşa etmek ve Sayın Cumhurbaşkanımızın çizdiği vizyon ve hedefler doğrultusunda, milli ve yerli mühendislik ve üretim yetenekleri ile Türkiye ve Katar başta olmak üzere dünyada birçok ülkeye hizmet verebilmek için 222 hektar alan üzerine kurulu ve fazlar halinde toplam 500 bin metrekare kapalı alana ulaşacak olan BMC Üretim ve Teknoloji Üssünün temellerini atıyoruz."

Öztürk, kendilerine cesaret veren, vizyonu ve milli şuuru kazandıran Cumhurbaşkanı Erdoğan'a şükranlarını sunarak, şöyle devam etti:

"Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliği olmadan bu hayalleri gerçekleştiremezdik. 2023 yılına kadar üretim ve teknoloji üssümüz tamamlandığında, tüm faaliyetlerin toplamında yaklaşık 10 bin kişilik bir istihdam sağlayacak ve ülkemiz ekonomisine yıllık 5 milyar dolar katma değer üretecektir. Yıllık ihracat hedefimiz ise yaklaşık 1 milyar dolar seviyesinde olacaktır. Tesisimizin bugün temelini atacağımız birinci fazı, yaklaşık 100 bin metrekarelik bölümünü kapsamaktadır ve çok yoğun bir çalışma ile 2019 yılı sonuna kadar tamamlanıp, 2020 yılı başında faaliyete geçecektir."

"Türkiye'nin ilk yerli ve milli motoru çalışmaya hazır"

Öztürk, çok heyecanlı olduklarını belirterek, şunları kaydetti:

"Çünkü İzmir'de 5 yıldır var gücüyle çalışıp bizi bugünlere getiren çalışanlarımız ve ileri teknoloji seviyesine çıkarttığımız tesisimizin başarısını sizlerle paylaşıyoruz. Türkiye'nin ilk yerli ve milli motoru çalışmaya hazır. Bugün BMC'nin yeni kamyon ve çekici efsanesi TUĞRA, Türkiye'nin yükünü taşımak için yollara çıkıyor. Türkiye'nin ilk yerli otomobil projesi gibi çok özel bir gelişmeyle milletimizin huzurundayız. Raylı sistemler, milli ve yerli yüksek hızlı tren ve metro projelerinin planlanmasında hızla ilerliyoruz. Türkiye'nin özgün tasarım ürünü üçüncü nesil ana muharebe tankı Altay Seri Üretim Projesi hayata geçti. Sayın Cumhurbaşkanımız siz geçen yıl insansız tankın gerekliliğinden söz etmiştiniz. O konuşmanızdan sonra insansız tank da bizim hedeflerimiz arasına girdi."

Daha sonra BMC'nin yeni ürettiği BMC TUĞRA model 2 kamyon sahne önüne getirildi.

Programa, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yanı sıra Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Mehmet Cahit Turhan, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Sakarya Valisi Ahmet Hamdi Nayir, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ali İhsan Yavuz, BMC Yönetim Kurulu Başkanı Ethem Sancak, Savunma Sanayi Başkanı İsmail Demir, Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Selçuk Bayraktar, milletvekilleri, belediye başkanları ve BMC yetkilileri katıldı.

Las Vegas CES, Türk otomotivcilerin de gözdesi oldu

Otomotiv firmalarının yeni teknolojilerini sergilemek için tercih ettikleri Tüketici Elektroniği Fuarı CES, Türk otomotiv yöneticilerinin de gözdesi oldu. Son birkaç yıldır Detroit Otomobil Fuarı yerine, Las Vegas'da düzenlenen CES'i ziyaret eden Türk otomotivcilerin sayısı artmaya başladı. CES'in bu yılki ziyaretçileri arasında ise sürpriz bir isim vardı. Türkiye'nin Otomobil Girişimi Grubu CEO'su Gürcan Karakaş da CES 2019'u ziyaret etti.
Gürcan Karakaş dışında, Ford Otosan Genel Müdürü Haydar Yenigün, Farplas Otomotiv Yönetim Kurulu Başkanı Ahu Serter, Farplas Otomotiv CEO'su Ömer Burhanoğlu da CES'i ziyaret edenler arasında yer aldı. Ayrıca Kanca ve Bosch gibi Türk otomotiv yan sanayi firmalarından yöneticiler de CES'i ziyaret etti.

DEVLER CES'İ SEÇTİ
155 ülkeden yaklaşık 4 bin 500 firmanın katıldığı fuar, 2018'de olduğu gibi otomotiv markalarının akınına uğradı. Fuara, Audi, BMW, Byton, Hyundai, Honda, FAW Group, Fiat-Chrysler Grup, Ford Motor, Kia, Mercedes-Benz, Nissan, Toyota katıldı. 2018'de düzenlenen CES, ABD'de Detroit, Los Angeles, Şikago ve Newyork'dan sonra, en fazla otomobil markasının katıldığı beşinci fuar oldu.

TÜRKIYE'DEN FARPLAS KATILDI
Otomotiv sektöründe 50 yıllık bir geçmişi bulunan Farplas Otomotiv, CES 2019'a katılan 10 Türk firmadan biri oldu. Farplas Otomotiv fuarda, iş girişimlerinden CSUM (Creative Solution for Urban Mobility) firmasının şehiriçi akıllı ulaşım çözümlerini sergiledi.

Ford Otosan, ilk yerli batarya paketini üretecek

Çalışmaları devam eden Türkiye’nin otomobili dışında, elektrik çağını yakalamak için birbiri ardına yeni ataklar geliyor. Elektrikli araçların Türkiye için çok büyük fırsat olduğunun altını çizen Ford Otosan Genel Müdürü Haydar Yenigün, bir ilke imza atarak ilk yerli batarya paketini üreteceklerini açıkladı.

DÜNYADA ÜRETİMİ SINIRLI

Yenigün, “Elektrikli araçlarda batarya çok önemli. Maalesef şu ana kadar Türkiye’de yerli batarya yok. Ama yakın zamanda Ford Otosan pil paketi üretimine başlayacak” dedi. Sektörün geleceğini bu yönde değerlendirdiklerini söyleyen Yenigün, “Elektrikli ve hibrit araçlarda kullanılacak bataryaların üç aşaması var. Birincisi ‘Cell’ dediğimiz en küçük pilin kendisini oluşturan kısım. Bunu dünyada üreten sayılı şirket var. Cell’i şu anda Türkiye’de üreten yok. Büyük olasılıkla da olmayacak. Vestel’in böyle bir yatırımı vardı ama o olumsuz sonuçlandı. İkincisi pillerden oluşan batarya öbekleri. Yurtdışında bunları Array olarak adlandırıyorlar ve üretimi daha çok laboratuvar ortamı gerektiren bir yapıya sahip. Bunu da satın alabiliyorsunuz” dedi.

YAZILIM ÖNEMLİ

Haydar Yenigün, “Bataryalarda en önemli konulardan biri de software yani yazılım sistemi. Şu anda en çok para eden şeylerden bir tanesi de işin yazılım kısmı. İşin temeli Cell’i üretmekte esasen. Cell’i üreten herkese satabilir. Ford Otosan yerli olarak pilleri üretip Array’leri alarak ‘Pil paketi’ haline getirecek” açıklaması yaptı.

32. 2 MİLYAR DOLAR İHRACAT

“Geçtiğimiz yıl toplam üretim, bir önceki yıla göre yüzde 9 azalarak 1 milyon 550 bin 150 adet gerçekleşti. Otomobil üretimiyse yüzde 10 azalarak 1 milyon 26 bin 461 oldu” açıklaması yapan Otomotiv Sanayii Derneği (OSD) Başkanı Yenigün, "otomotiv ihracatı 32,2 milyar dolar olarak gerçekleşirken toplam otomobil ihracatı 12,4 milyar dolarla yılı kapattı” diye konuştu.

VW TRANSPORTER YOLDA

Bu arada Gölcük'te gündemde olan VW Transporter üretimi de kesinlik kazanıyor. TAYSAD Başkanı Alper Kanca, Volkswagen’in Türkiye’de minibüs üretme konusunda Ford Otosan ile anlaşmış durumda olduğunu belirterek, “Bu kesin. Türkiye’de Ford Transit’in üretildiği Gölcük’ün yanında VW Transporter üretilecek” açıklaması yaptı.

(Sümer Demirciler/Akşam)

Türkiye, 2018'de 1,5 milyon araç üretti

Otomotiv Sanayii Derneği verilerine göre, 2018 yılında toplam üretim, bir önceki yıla göre yüzde 9 azalarak 1 milyon 550 bin 150 adet oldu

Türkiye otomotiv sanayisine yön veren 14 büyük üyesiyle sektörün çatı kuruluşu olan Otomotiv Sanayii Derneği (OSD) verilerine göre, 2018 yılında toplam üretim, bir önceki yıla göre yüzde 9 azalarak 1 milyon 550 bin 150 adet olarak gerçekleşti.

OSD, 2018 yılına ait toplam üretim, ihracat ve pazar verilerini açıkladı. Açıklamaya göre, Türkiye otomotiv sanayii oldukça hareketli bir 2018 yılını geride bıraktı. Yılın hemen ortasında döviz kurlarında yaşanan gelişmelerle sıkıntılı bir süreçten geçen otomotiv sanayii, yılın son çeyreğinde atılan pozitif adımlar ve kapsayıcı teşviklerle rahat bir nefes aldı.

2018 yılında toplam üretim bir önceki yıla göre yüzde 9 azalarak 1 milyon 550 bin 150 adet, otomobil üretimi ise yüzde 10 azalarak 1 milyon 26 bin 461 adet oldu.

Türkiye otomotiv pazarı 2018 yılını, bir önceki yıla göre yüzde 35 daralarak 641 bin 541 adet seviyesinde kapatırken, otomobil pazarı ise yüzde 33 daralarak 486 bin 321 adet ile yılı tamamladı.

Bu dönemde, toplam otomotiv ihracatı 32,2 milyar dolar olarak gerçekleşirken, otomobil ihracatı ise 12,4 milyar dolar ile yılı kapattı.

Ticari araç grubundaki başarılı üretim performansını sürdüren otomotiv sanayisinin 2018 yılındaki ticari araç üretimi yüzde 5 seviyesinde azaldı. Bu dönemde, hafif ticari araç üretimi yüzde 6 azalırken, ağır ticari araç üretimi yüzde 6 arttı.

Ticari araç pazarı ise 2017 yılı ile karşılaştırıldığında yüzde 41 daraldı. Aynı dönemde, hafif ticari araç pazarı yüzde 42, ağır ticari araç pazarı ise yüzde 33 daralmayla yılı tamamladı.

Ağır ticari araç grubunda göreceli olarak kısıtlı seviyede kalan bu azalış baz etkisi kaynaklı olup pazar daralması son 3 yılda yüzde 60 seviyesinde gerçekleşti.

OSD verilerine göre, toplam otomotiv ihracatı 2018 yılında bir önceki yıla göre adet bazında yüzde 1 azaldı ve 1 milyon 318 bin 869 adet olarak gerçekleşti. Otomobil ihracatı ise yüzde 5 azalarak, 875 bin 147 adet oldu.

Bu dönemde ihracat, paritedeki değişim sebebiyle dolar bazında yüzde 11 artarken, Euro bazında ise yüzde 6 arttı.

Buna göre, toplam otomotiv ihracatı 32,2 milyar dolar olarak gerçekleşirken, otomobil ihracatı 12,4 milyar dolar ile 2018 yılını kapattı. Avro bazında otomobil ihracatı ise aynı seviyede kalarak 10,5 milyar avro seviyesinde gerçekleşti.

'Devrim'i yeni yerinde 105 bin kişi ziyaret etti

Türkiye'nin ilk yerli otomobili "Devrim"i sergilendiği TÜLOMSAŞ'taki müzede görmek için 9 ayda yaklaşık 105 bin kişi ziyarette bulundu

Türkiye'nin ilk yerli otomobili "Devrim", imal edildiği 1961 yılından bugüne ilgi odağı olmayı sürdürürken, yeni sergilendiği müzede 105 bin kişi tarafından ziyaret edildi.

AA muhabirinin Türkiye Lokomotif ve Motor Sanayii AŞ (TÜLOMSAŞ) yetkililerinden aldığı bilgiye göre, TÜLOMSAŞ tesislerinde 1961'de Türk mühendis ve işçileri tarafından zor şartlarda üretilen Devrim otomobili, 5 Eylül 2017'de başlayan kapsamlı bakımının ardından 3 Mart 2018'de yeni yerine konuldu.

Daha önce TÜLOMSAŞ tesislerinde hazırlanan camekanlı bölümde sergilenen Devrim otomobiline ziyaretçi ilgisinin artması, müze oluşturulmasına vesile oldu. O zamanki adı Eskişehir Demiryolu Fabrikaları olan TÜLOMSAŞ'ta otomobilin üretildiği imalathane ve depolarda araştırma yapılınca Devrim'in yapımı sırasında kullanılan çeşitli parçalar ve materyaller de bulundu.

Bu materyallerle zenginleştirilen müze, ziyaretçilerin yoğun ilgisi göz önüne alınarak TÜLOMSAŞ tesislerinin farklı bir bölgesinde kuruldu.

Kapsamlı bakımının tamamlanmasının ardından 3 Mart 2018'de ziyarete açılan "Devrim otomobili müzesi" yoğun ilgi görüyor.

Aradan geçen yaklaşık 9 aylık sürede 105 bin civarında kişinin ziyaret ettiği müzede, otomobilin yapımında kullanılan kaynak motoru, matkap ve torna tezgahları, yapım aşamalarının çekildiği fotoğraf makinesi, kumpas, pergel, cetvel, çizim masası, kireç taşından maketi, yedek parçalar, Sivas'ta demiryollarında dökülmüş orijinal motor bloku ve çalışmaların görselleri de bulunuyor.

Yaklaşık 200 Türk mühendis ve işçisinin emeğiyle "siyah", "beyaz", "mavi boncuk" ve "gecekondu" isimleri verilerek 4 adet üretilen ve daha sonra adı "Devrim" konulan aracın tarihe "Türkiye'nin ilk yerli otomobili" olarak geçmesi de ziyaretçilerin ilgisini artırıyor.

Özellikle yerli otomobil üretimine ilişkin atılan somut adımların ardından "Devrim" daha fazla ilgi görüyor.

Öğrenciler "Devrim"i görerek öğrenecekler

TÜLOMSAŞ ile İl Milli Eğitim Müdürlüğü iş birlikteliğinde hazırlanan "Eskişehir yerli değerleri ile buluşuyor" projesi hayata geçirildi.

Proje kapsamında, yıl boyunca düzenlenecek etkinliklerle kentte eğitim gören 7 bin 993 öğrencinin müzeyi ziyaret etmesi hedefleniyor.

Ankara'dan gelen ve müzeyi ziyaret eden Buğra Doğanay, Devrim otomobilinin Eskişehir'de sergilendiğini öğrendiğini, bunun için geldiklerini belirterek, arkadaşlarıyla birlikte yerinde görmenin mutluluğunu yaşadıklarını söyledi.

Berkay Yılmaz ise Devrim otomobilinin öyküsünü daha önceden bildiğini yerinde görmenin heyecanını yaşadığını ifade ederek, "Bu ülkede zor şartlar altında çok şeyin başarıldığını gördük. Gurur duyduk. Daha fazla çalışmamız gerektiğini ve ülkemizin değerlerine daha çok sahip çıkmamız gerektiğini bu geziyle öğrenmiş olduk." dedi.

"Devrim"in hikayesi

Eskişehir Demiryolu Fabrikaları'nda Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel'in talimatıyla üretilen 4 "Devrim" otomobili, 1961 yılında trenle Ankara'ya götürüldü. Demiryolu kanunları gereği deposuna az akaryakıt konulan Devrim, Gürsel'in test amacıyla kullandığı sırada benzini bitip durdu. Bunun ardından trenle Ankara'dan Eskişehir'e getirilen Devrim, bir süre fabrika içinde kullanıldı.

TÜLOMSAŞ'ta sergilenen 0002 şasi ve 0002 motor numaralı Devrim, lastikleri ile ön ve arka camı dışında tamamen yerli olarak 4,5 ayda üretildi.

Uzun ve kısa farları ayakla çalışan, kontak anahtarı ve manuel olarak da çalıştırılabilen Devrim, bu özellikleriyle de dikkati çekiyor. Bin 250 kilogram ağırlığında ve saatte maksimum 140 kilometre hız göstergesine sahip Devrim'e güvenlik gerekçesiyle benzin konulmuyor, otomobil aküsü sökülü halde bulunuyor.

Kârı yüzde 82 düşen Ford Avrupa'da binlerce kişiyi işten çıkaracak

ABD merkezli otomotiv devi Ford Motors, Avrupa ve İngiltere'deki operasyonlarında yeniden yapılanmaya gidiyor. Düzenlemenin sonucunda satış performansı düşük bazı modellerin üretiminin tamamen durdurulması ve binlerce kişinin işten çıkarılması bekleniyor.

Ford Avrupa Direktörü Steven Armstrong, İngiltere'nin Avrupa Birliği'nden anlaşmasız ayrılması halinde, İngiltere'deki operasyonların tekrar gözden geçirileceğini söyledi.

Ford'un Türkiye dahil Avrupa bölgesinde toplam 54 bin çalışanı bulunuyor.

Armstrong, yaklaşık 6 bin 200 kişiye istihdam sağlayan Almanya fabrikasında işten çıkarmalarla ilgili görüşmelerin devam ettiğini aktardı.

Türkiye'de özellikle hafif ticari araç üretimi üzerine yoğunlaşan Ford'un, yeniden yapılanma sürecine Türkiye faaliyetlerini de dahil edip etmeyeceği konusunda net bir bilgi verilmedi.

Şirket yeniden yapılanmayla daha karlı iş modellerine odaklanırken, satış performansı düşük modellerin üretimini durdurmayı hedefliyor. Şirketin yatırım önceliği ise elektrikli araçlar ve hibrit modeller olarak belirlenmiş durumda.


Ford maliyetlerde azalmaya gidecek

Ford yeniden yapılanmayla birlikte üç ana birim kurmayı hedefliyor. Bu birimler binek otomobil üretimi, ticari araç üretimi ve ithal araçlar olarak sıralanıyor.

Şirketin özellikle ticari araç üretimi alanında büyümeyi hedeflediği de vurgulanıyor.

Ford bu yeniden yapılanmayla birlikte Avrupa'da yüzde 6'lık bir faaliyet karı marjına ulaşmayı umuyor.

Binlerce kişi işten çıkarılacak

Ford, bütün birimlerde işten çıkarmaların olacağını belirtirken, küçülmenin boyutları konusunda net bir bilgi verilmedi. Ford yetkililerinin sendikalarla görüşmeleri devam ediyor ve sayının "binleri" bulabileceği ifade ediliyor.

Ford'un Avrupa operasyonlarında karı geçen yıl yüzde 82 gerilemişti. Bu kötü performansıta Brexit belirsizliği ve sterlinin değer kaybetmesi de kısmen rol oynamıştı.

Oyak Renault'dan rekor motor üretimi

Oyak Renault, 602 bin 421 motor üreterek yeni bir rekora imza attı.

Türkiye’nin önde gelen otomobil ve motor üreticisi Oyak Renault, 602 bin 421 motor üreterek yeni bir rekora imza attı.

Şirketten yapılan açıklamaya göre, Oyak Renault, 2019 yılına motor üretiminde rekor kırarak girdi.

Kendi vites kutusunu, şasisini ve motorunu üreten Türkiye’nin en büyük entegre otomobil şirketi olan Oyak Renault, 2018 yılında 602 bin 421 motor üretimi gerçekleştirerek yeni bir rekor kırdı.

Geçen yıl, yeni yüksek basınçlı alüminyum enjeksiyon tesisinin temelini atan Oyak Renault, "Sıfır hata, sıfır kaza" mottosuyla iş güvenliği ve kalite unsurlarını ön planda tutarak motor üretiminde bir yılda gerçekleştirdiği en yüksek rakama ulaştı.

Oyak Renault, bir yıl içinde gerçekleştirdiği rekor motor üretimini Oyak Renault Genel Müdürü Antoine Aoun, Renault Grubu üst yönetimden yetkililer ve çalışanların katıldığı törenle kutladı.

"Oyak Renault yeni rekorlar kırmaya devam edecek"

Açıklamada görüşlerine yer verilen Oyak Renault Genel Müdürü Antoine Aoun, Oyak Renault olarak gerçekleştirdikleri rekor motor üretimine ilişkin, şunları kaydetti:

"Oyak Renault olarak ‘sıfır hata, sıfır kaza’ mottosuyla iş güvenliği ve kalite unsurlarını ön planda tutarak motor üretiminde bugüne dek elde ettiğimiz en yüksek üretim performansına ulaşmanın ve 602 bin 421 adetle tarihi bir rekor kırmanın gururunu yaşıyoruz. 2019 yılında da Oyak Renault olarak, 50 yıllık bilgi birikimi ve tecrübemizle ülke ekonomisine ve otomotiv sanayisinin gelişmesine katkıda bulunmaya devam edeceğiz."

İlk 20 yılda ürettiği motor adedine bir yılda ulaştı

Bursa’da üretilen motor ve mekanik aksamlar, Renault Nissan Uluslararası Lojistik Merkezi aracılığıyla Renault Grubu fabrikalarında kullanılmak üzere ihraç ediliyor. Oyak Renault Otomobil Fabrikaları, 2018 yılında üretilen 602 bin 421 adet motor adediyle faaliyete geçtiği 1971 yılından itibaren 20 yıl boyunca ürettiği toplam motor rakamına da ulaşmış oldu.

Renault Grubu’nun bir motor üretim üssü olarak konumladığı Oyak Renault’nun dizel ve benzinli olmak ürettiği 6 değişik motor tipi, Türkiye dışında Fransa, İspanya, Slovenya, Güney Afrika, Fas, Hindistan ve Romanya'da üretilen araçlarda kullanılıyor.

İstanbul'da trafik yoğunluğu %72'ye ulaştı

İstanbullular cuma günleri iş çıkışı saatinde trafiğin yoğun olmasına alışık. Ancak bugün yağmur da eklenince trafik içinden çıkılmaz bir hal aldı.

DHA'nın haber,ine göre, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin yoğunluk haritasına göre kentte trafik saat 19.00 sıralarında yüzde 72 seviyesine ulaştı.

Türkiye’deki araç sayısı 23 milyona yaklaştı

2018 yılının Kasım ayına kadar olan verileri incelendiğinde, Türkiye’deki araç sayısının 22 milyon 850 bin 238’e yükseldiği görülürken, en çok motorlu kara taşıtının 4 milyon 171 bin 654 ile İstanbul’da olduğu saptandı

Medya takip ve raporlama ajansı PRNet, Türkiye’deki motorlu kara taşıt sayılarına yönelik yapılan araştırmayı inceledi. 

PRNet’in Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerinden ve medya yansımalarından derlediği bilgilere göre, Türkiye’deki araç sayısının 22 milyon 850 bin 238’e yükseldiği görüldü. En çok motorlu kara taşıtının ise 4 milyon 171 bin 654 ile İstanbul’da olduğu saptanırken, ikinci sırayı 1 milyon 971 bin 135 araç ile başkent Ankara izledi. Listenin üçüncü sırasında ise 1 milyon 394 bin 40 taşıt ile İzmir yer alırken, Antalya’da 1 milyon 58 bin 357 motorlu kara taşıtı olduğu belirlendi. Buna karşın Türkiye’deki en az aracın 9 bin 207 ile Tunceli’de olduğu kaydedildi.

PRNet ve Ajans Press’in gerçekleştirdiği medya incelemesinde, konuyla ilgili yazılı basına yansıyan haber adetleri de belli oldu. Gerçekleştirilen medya incelemesinde, 2018 döneminde otomobillerle ilgili yazılı basına 140 bin 269 haber yansıması tespit edildi.

Otomobil başlığı altında çıkan haberler içeriklerine göre incelendiğinde, en çok konuşulan başlıkların yeni model tanıtımları, akaryakıt fiyatları ve köprü geçiş ücretleri olduğu görüldü.

İkinci el araç alacaklar dikkat! Zorunlu oluyor...

Nisan 2019'dan itibaren ikinci el araç alış satış işlemlerinde gerekli belgelere yetkili ekspertiz merkezi raporunun da eklenmesi zorunlu hale gelecek.

İkinci el otomobil satışlarında kilometre düşürme, aracın hasarını gizleyerek satma gibi nedenlerle tüketicilerin yaşadığı sorunlara karşı bir takım yenilikler getiriliyor. Bu sıkıntıları gidermek amacıyla Gümrük ve Ticaret Bakanlığı tarafından hazırlanan tasarıyla 1 Nisan 2019'dan itibaren ikinci el araç alış satış işlemlerinde gerekli belgelere yetkili ekspertiz merkezi raporunun da eklenmesi zorunlu hale gelecek.Yeni tasarı hakkında bilgiler veren Bursa Oto Galericiler Odası Başkanı Hakan Yanık, getirilecek zorunluluğun alıcı ve satıcılar için faydalı olabileceğini belirtti. Yanık yaptığı açıklamada, "Şubat 2018'de bir yönetmelik çıktı. Bu yönetmelikte galericiler için düzenlemeler yer alırken, ekspertiz yapan firmalara da düzen ve standartlar getirildi. Yönetmelikle ikinci el araç alırken TSE standartlarına sahip işletmelerden ekspertiz raporu almak zorunlu hale getirildi. 1 Nisan 2019 tarihinden itibaren bu yönetmelik yürürlüğe girecek" dedi. 

'EKSPERTİZ GÜVENİLİR DEĞİL'

Ekspertiz firmalarının belirli bir standartta çalışmadığını belirten Yanık, "Devlet, bu sebeplerle, ekspertizcilere de bir standart uygulamak için adımlar attı. Bu yönetmelik yürürlüğe girdikten sonra noterlerde ekspertiz raporu olmadan satış gerçekleştirilmeyecek. Bu teoride çok güzel bir uygulama ancak bugünkü sektörel duruma bakıldığında bu ne kadar sağlıklı uygulanabilir onu bilemiyoruz. Halen Türk Standartları Enstitüsü ekspertizciler için tam anlamıyla bir standart belirleyemedi. Genel olarak bakacak olursa şu an hizmet veren ekspertiz firmalarının yüzde 90'ı güvenilir değil. Bu kuruluşlar arasında işini düzgün yapanların sayısı ancak bir elin parmakları kadardır. Odamıza ekspertizlerle ilgili yüzlerce şikayet geliyor" şeklinde konuştu.

Öte yandan ikinci el araç alım satımıyla ilgilenen vatandaş ve galericiler ekspertiz işletmeleri güvenilir olmadığı için zorunluluğun olumlu bir gelişme olmadığını, önce güvenilirlik sorununun çözülmesi gerektiğini söyledi.

'YENİ YASAYLA SORUNLAR ÇÖZÜLECEK'

7 yıldır ekspertiz işi yapan Hasan Niğdelioğlu ise yaptığı açıklamada, "Bize gelen araçların önce motoru kontrol edilir. Motor performansı alınır. Daha sonra fren, amortisör testi, araç alt kontrolü, kaporta, boya, değişen kontrolü yapılarak müşteriye bilgi verilir" dedi. Niğdelioğlu yeni yürütmelikle sektörde yaşanan pek çok sorunun aşılacağını belirterek, "Çalışanlar, makineler ve yapılan işler denetlendikten sonra bu sürecin bize de faydası olur. Bu sayede herkes güvenilir bir ekspertiz raporu alarak çıkar. Bizim kontrol edip bir araçta 8 değişen yazdığımız evraklara bazı ekspertizciler 2 değişen yazarak kayıtlara geçiyor. Gündemde yanlış verilen ekspertiz raporları, değiştirilen ekspertiz raporları var. Bizler bu konulardan zaten muzdaripiz. İnşallah gelen yasayla birlikte bu sorunlar da ortadan kalkacak. Vatandaşlar da hiç akıllarında şüphe olmadan güvenilir bir şekilde ekspertiz yaptıracaklar" dedi.

Ekspertiz fiyatları hakkında da bilgi veren Niğdelioğlu, "Sadece motor ve kaporta olarak 80 lira ücret alıyoruz. Normal paketimiz 150 lira. Ekstra elektrik aksam isterlerse 50 lira ek bir ücretimiz var. Detaylı olarak komple bir aracın bakımı 200 lirayı buluyor" diye konuştu.

Trafikteki taşıt sayısı 631 bin 293 arttı

Trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı bir önceki aya göre %74,7 artarken, geçen yılın aynı ayına göre %39,1 azaldı

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), kasım ayına ilişkin motorlu kara taşıtları istatistiklerini açıkladı.

Buna göre, kasım sonu itibarıyla trafiğe kayıtlı toplam taşıt sayısı, bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 3,2 artarak 22 milyon 134 bin 792'den 22 milyon 850 bin 238'e yükseldi.

Bu araçların yüzde 54,2'sini otomobil, yüzde 16,4'ünü kamyonet, yüzde 14,1'ini motosiklet, yüzde 8,2'sini traktör, yüzde 3,7'sini kamyon, yüzde 2,1'ini minibüs, yüzde 1'ini otobüs, yüzde 0,3'ünü ise özel amaçlı taşıtlar oluşturdu.

66 bin 578 aracın kaydı yapıldı

Kasımda trafiğe kaydı yapılan toplam taşıt sayısı 66 bin 578 oldu. Bu taşıtların içinde otomobil yüzde 67,1 ile ilk sırada yer aldı. Bunu yüzde 14,7 ile kamyonet, yüzde 10,1 ile motosiklet, yüzde 5,6 ile traktör takip etti. Taşıtların yüzde 2,5'ini ise minibüs, otobüs, kamyon ve özel amaçlı taşıtlardan oluştuğu görüldü.

Trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı kasımda bir önceki aya göre yüzde 74,7 arttı. Bu artış otomobilde yüzde 140,9, minibüste yüzde 19,5, kamyonette yüzde 129, kamyonda yüzde 33,1 olarak gerçekleşti. Otobüste yüzde 4,6, motosiklette yüzde 32, özel amaçlı taşıtlarda yüzde 36,4, traktörde ise yüzde 4,8 azalış oldu.

Kaydı yapılan taşıt sayısı yüzde 39,1 azaldı

Söz konusu ayda, bir önceki yılın aynı ayına göre trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısında yüzde 39,1 azalış gerçekleşti. Bu azalış otomobilde yüzde 35,4, minibüste yüzde 55,9, otobüste yüzde 45,7, kamyonette yüzde 48, kamyonda yüzde 72, motosiklette yüzde 27,1, özel amaçlı taşıtlarda yüzde 72,2, traktörde ise yüzde 51 oldu.

Ocak-kasım döneminde 847 bin 162 taşıtın trafiğe kaydı yapıldı, 215 bin 869 taşıtın ise trafikten kaydı silindi. Böylece trafikteki toplam taşıt sayısı 631 bin 293 arttı.

Devri yapılan araçlar

Kasımda devri yapılan toplam 603 bin 776 taşıt içinde otomobil yüzde 70,8 ile ilk sırada yer aldı. Otomobili sırasıyla yüzde 16,6 ile kamyonet, yüzde 4 ile motosiklet, yüzde 3,8 ile traktör takip etti. Kasımda devri yapılan taşıtların yüzde 4,8'ini ise minibüs, otobüs, kamyon ve özel amaçlı taşıtlar oluşturdu.

Kasım sonu itibarıyla trafiğe kayıtlı 12 milyon 390 bin 486 otomobilin yüzde 37,9'u LPG, yüzde 36,7'si dizel, yüzde 25'i benzin yakıtlı, yüzde 0,4'ü yakıt türü bilinmeyenler olarak kayıtlara geçti.

Söz konusu ayda trafiğe kaydı yapılan 44 bin 676 otomobilin yüzde 11,3'ünün Toyota, yüzde 10,6'sının Volkswagen, yüzde 10,6'sının Renault, yüzde 9,3'ünün Nissan, yüzde 8,3'ünün Honda, yüzde 8'inin Hyundai, yüzde 5,5'inin Dacia, yüzde 5,2'sinin Fiat, yüzde 4,3'ünün Peugeot, yüzde 4'ünün Skoda olduğu, yüzde 22,9'unun ise diğer markalardan oluştuğu görüldü.

Ocak-kasım döneminde trafiğe kaydı yapılan 488 bin 123 otomobilin yüzde 43,6'sı 1501-1600, yüzde 27,1'i 1401-1500, yüzde 13'ü 1300 ve altı, yüzde 11,3'ü 1301-1400, yüzde 4'ü 1601-2000, yüzde 0,9'u 2001 ve üstü motor silindir hacmine sahip araçlar olarak dikkati çekti.

Aynı dönemde trafiğe kaydedilen otomobillerin yüzde 56'sı beyaz, yüzde 21,5'i gri, yüzde 7,3'ü siyah ve yüzde 5,6'sı kırmızı iken yüzde 9,7'si diğer renklerden oluştu.

Vergi indirimleri çare olmadı! Pazar yüzde 35 daraldı

Otomobil sektörü vergi indirimlerine rağmen daralmayı sürdürdü. Aralık 2018'de satışlar otomobil ve hafif ticari araçta yüzde 43 azalırken, yılın tamamında yüzde 35 düştü

Otomotiv Distribütörleri Derneği'nden (ODD) yapılan açıklamaya göre, Türkiye otomobil ve hafif ticari araç toplam pazarı, 2018 yılında bir önceki yıla kıyasla yüzde 35,06 gerileyerek 620 bin 937 oldu. Toplam pazarda 2017 yılında 956 bin 194 araç satışı yapılmıştı.

2018 yılında bir önceki yıla göre otomobil satışları, yüzde 32,71 azalarak 486 bin 321, hafif ticari araç satışları, yüzde 42,33 gerileyerek 134 bin 616 olarak gerçekleşti.

Aralıkta yüzde 43 daraldı

Geçen yılın aralık ayında otomobil ve hafif ticari araç pazarı yüzde 42,96'lık gerilemeyle 77 bin 706 olarak kayıtlara geçti. Söz konusu pazar, 2017'nin aralık ayında 136 bin 240 adetlik satış gerçekleştirmişti.

Geçen yılın aralık ayında otomobil satışları bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 38,97 azalışla 60 bin 843, hafif ticari araç pazarı yüzde 53,86 gerilemeyle 16 bin 863 oldu.

155 adet elektrikli satıldı

Geçen yıl 1600cc altındaki otomobil satışlarında yüzde 32,7, 1600-2000cc aralığında motor hacmine sahip otomobil satışlarında yüzde 38,5 ve 2000cc üstü otomobillerde yüzde 34,6 azalış izlendi.

2018 yılında 155 adet elektrikli ve 3 bin 899 adet hibrit otomobil satışı gerçekleştirildi.

Dizel otomobil satışlarının payı yüzde 58,09'a gerilerken, otomatik şanzımanlı otomobillerin payı yüzde 65,15'e yükseldi.

Otomobil pazarı segmentinin yüzde 83,4'ünü vergi oranları düşük olan A, B ve C segmentlerinde yer alan araçlar oluşturdu. Segmentlere göre değerlendirildiğinde, en yüksek satış adetine yüzde 56,7 pay ve 275 bin 576 adetle C segmenti ulaştı.

Kasa tiplerine göre değerlendirildiğinde ise en çok tercih edilen gövde tipi yüzde 50,7 pay ve 246 bin 414 adetle yine Sedan otomobiller oldu.

Söz konusu dönemde hafif ticari araç pazarı gövde tipine göre değerlendirildiğinde, en yüksek satış adetine yüzde 68,44 pay ve 92 bin 125 adet ile van ulaşırken, bunu yüzde 12,34 pay ve 16 bin 608 ile kamyonet, yüzde 10,79 pay ve 14 bin 521 ile pick-up ve yüzde 8,44 pay ve 11 bin 362 adetle minibüs takip etti.